Sivil toplum, demokratik bir toplumun temel taşlarından biridir ve bireylerin kamu dışı aktörler aracılığıyla toplumsal, ekonomik ve kültürel hayata katılmalarını sağlar. Bu topluluklar, gönüllü kuruluşlar, dernekler, sendikalar, vakıflar, çevre ve insan hakları örgütleri gibi çeşitli yapılar aracılığıyla örgütlenirler. Sivil toplum demokrasiye katkı, hakların korunması, toplumsal farkındalık ve sosyal hizmetler anlamında topluma olumlu izler bırakmaktadırlar.

Aziz şehir Elâzığ’ımız sivil toplum örgütlenmesi ve dernekçilik anlamında sadece Türkiye’de değil, uluslararası platformlarda da çok önemli bir konumu bulunmaktadır.  Şehrimizde sivil toplum tarihi çok eski yıllara kadar uzanmaktadır. 1860’lı yıllarda Harput Anadolu’nun en köklü kültüre sahip, gelişmiş medeniyet kokan Osmanlı şehirlerinden biriydi. Tabi bu durumdan mütevellit Harput Anadolu’da birçok ilkleri de yaşamıştır.

Özellikle misyonerlik faaliyetleri doğrultusunda kurulan yabancı kolejlerin de etkisiyle, 19. Yüz yıl ortalarında Harput’ta ilk gazete, ilk senfoni orkestrası, ilk pedagoji koleji, ilk sivil toplum örgütlenmesi gibi kurumsal çalışmalar gerçekleştirilmiştir. Bu gibi başlıklar şehrimizi entelektüel anlamda hiç şüphesiz oldukça ileri seviyeye taşımıştır...

Ayrıca Harput kültüründe var olan Kürsübaşı, Havuzbaşı, Yatsılık gibi etkinliklerin temelinde bir araya gelip sorunların paylaşılması, tartışılması çözüme kavuşturulmasın gibi etmenler aslında Harput’ta bir nevi kültürel dernekçiliğin de zeminini oluşturmuştur.

1890’lı yıllara gelindiğinde Harput’tan Amerika’ya gerçekleştirilen göçler binlerce kilometre uzaklarda hemşericilik bilincini oldukça geliştirmişti.

Resmi kaynaklarda Amerika’ya ilk gelen Türklerin 1890–1920 yıllarında Harput’tan Ditroit’e gelen Türkler olduğu hakkında bir kabul bulunmaktadır. Bu durum genel geçerlilik görmektedir.

Tabi edindiğim bilgilere göre Amerika’da sivil toplum kuruluşu ve dernek kuran Harputlular, Amerika Perçençliler derneğini de 140 yıl önce kurmuşlardır. Sivil toplum gücüyle yönetilen Amerika Birleşik Devletleri’nde ilk sivil toplum örgütlenmelerinin başında Harputluların yer alması büyük önem arz etmektedir.

Çok güçlü bir sivil toplum geçmişi ve kökleri bulunan Elâzığ’ın bu kadim yönü günümüzde de devam ettirilmektedir.

İşte bu durumun en önemli delili kısa adı Elfed olan Elazığ Dernekler Federasyonumuzdur.

3 Nisan 2013 tarihinde İstanbul’da kıymetli hemşerimiz Sn. Faik İçmeli tarafından kurulan Elfed, 12. yılına doğru başarılıyla ilerliyor.

Elfed ailesi sadece bir hemşericilik örgütlenmesi dışında şehrin kalkınmasına plan ve projeler hazırlayan, daha önce hiç gerçekleştirilmemiş kültürel aktiviteler gerçekleştiren, her bir insanına hemşerisine sahip çıkan, özelikle Elazığlı bürokratların bir araya gelmesinde büyük pay sahibi olan çok önemli bir kuruluş olarak görmekteyim.

Elfed günümüz itibariyle sadece bir federasyon değil, Elazığ’ı büyükşehirlerde en iyi temsil eden bir marka değerlerimiz olarak gösterilmektedir.

Çok büyük emek çaba ve gayret gösteren Büyük Başkan Faik İçmeli’den sonra bayrağı devralan merkez bankası genel müdürlerinden Harputlu aziz hemşehrimiz Sn. Kazım Gökhan ELGİN ile başarıdan başarıya koşan Elfed, çalışmaları hız kesmeden devam ettiriyor.

Özellikle bir sanatçı gözüyle baktığımda Elfed’in çalışmalarından bazıları olan

Harput musikisi albümleri, 100 Elazığlı Ansiklopedisi ve daha nice ismini sayamadığım baskı eserler şehir adına önemli bir arşiv niteliğindedir.

Binlerce yıllık kadim geçmişine sahip çıkıp, gelecek kuşaklara aktarılması noktasında çok ama çok önemli çalışmalar, projeler gerçekleştiren Elfed ailemizin her bir bireyini canı gönülden kutluyorum

İyi ki varsınız…