Gündemimiz tanıtım deyince ilk akla gelen, “şehrin dışarıya açılmasıdır!”

 Elbette ki, Elâzığ isminin de ‘gönüllerde yaşatılmasıdır’

Tanıtımın ilk aktörü şüphesiz ki, ‘insandır…’

Bu şehrin, kadir bilen ahde vefa sahibi gönül insanlarıdır…

 Elâzığ Şehri, sadece kendi il sınırları içerisinde düşünülmemelidir.

Şunu iyi düşünelim, “590 bin Elâzığ nüfusunun şöyle veya böyle bir o kadarı da Elâzığ Şehrinin dışında yaşamaktadır!”

Her Elâzığlı hemşerimiz kendilerini bu şehrin, ‘bir kimliği olarak…’ görmeliler!

 Eskiler bu şehrin insanını tanımlarken, “Harput Beyefendisi…” olarak tanımlamışlar!

O tanımı, o vakarı/ veya duruşu günümüzde de korumalıyız.

Elâzığ Şehrinin; Ankara, İstanbul, İzmir gibi illerimizde, “Elâzığ Tanıtım Günleri!”  oluyor.

En son olarak da, “İstanbul Yenikapı’da 26-29 Ekim 2023 tarihleri arasında 4 güne yayılan tanıtım günleri…” Elâzığ Şehrini, İstanbul’da buluşturdu.

 Yenikapı Fuar Alanına Stantlar açıldı…  Elâzığ Şehrinin, ‘yöresel ürünleri…’ tanıtıldı. Öyle ki, Elâzığ     Şehrinin, ‘edebi, adabı, sesi, sazı, sözü, sohbeti ile birlikte Kürsübaşı geleneği ön plana çıktı…’  Kültür, Sanat, Edebiyat ve Musiki de bu şehir insanımıza cezbediyor. Kendisine hayran bırakıyor.

1990’lardan günümüze kadar uzanarak gelen, “Uluslararası Hazar Şiir Akşamları” ve “Türk Dünyası Hizmet Ödülleri…” bu şehrin, 24 milyon km2’yi bulan gönül coğrafyamızda; ‘bilinmesine, tanınmasına, edebi mahfillerde konuşulmasına…” önemli vesile olmuştur.

Bu şehrin ismini, ‘erdemli vasıflarla dışarıya taşıma gayreti içerisinde…’ olmalıyız.

Sosyal, Kültürel alanlarda olduğu kadar, ‘eğitim, sağlık ve iktisadi alanda da bunun mücadelesini vermeliyiz’  Şunu hemen ifade etmeliyim, Elâzığ Türkiye’mizin en şanslı illeri arasında yerini almaktadır. 1800’lü yıllardan günümüze kadar bu şehir üzerinde yapılan ilmi/ veya akademik çalışmalar, Elâzığ Şehrinin son iki asır içerisinde 150’nin üzerinde büyük mütefekkir yetiştirdiğin ortaya koymaktadır.

Son 20-25 yıl içerisinde, “Kardeş Şehirler Projesi…”  Bu şehrin birçok alandaki enerjisini, birikimini, Malatya, Urfa, Diyarbakır, Tokat, Muş, Gökçedağ (Kazakistan), Mamuşa (Kosova) vesaire illerimize taşımıştır.

 Elâzığ Belediyesinin 4.ncü Kitap Fuarı… Şehrin insanı ile Yazarını/ Şairini/ Edibini/ Mütefekkirini, her yaştan okuyucu ile bir araya getiriyor. Dışarıdan gelen yazarlarımızın da katılımıyla birlikte verimli sohbetler oluyor. “Her kitap bir insandır!” Her eserde bir kâinat saklıdır. İnsanlık âlemi dünya üzerinde kalemle, kâğıtla, matbaa ile etkili roller üstlenmiştir.

Tebrizli bir şairimiz Harput için, “Asya’nın Gül Bahçesi…” diyorlar. Bu veya buna benzer bu şehir/ veya insanı için kurulan ifadeler önemlidir.

“Fırat Vadisinde Hoyrat Esintileri…” dediğinizde ilk akla gelen de, tarihi ve efsanevi Şehir, Harput olmaktadır…

İnşallah önümüzdeki aylar içerisinde belki Türkiye’de ilk defa olarak Cengiz Aytmatov’un anıtı, Prof. Dr. Zakir Azizov tarafından tasarımları bitirilerek Elâzığ Şehrimizde, “Millet Bahçesinde…” yerleştirilecektir. Bu anıt, tabir yerindeyse, “Orhun Abideleri Kaidesinde…” hazırlanarak Şehrimize kazandırılacaktır.

Eserleri, 157 dile çevrilen ve Türkiye’mizde de en çok okunan eserler arasında yerini alan Cengiz Aytmatov’un bir bakıma, ‘fikri ve edebi zenginliğiyle de…’ bu şehir insanı bir vesileyle buluşmuş olacaklar.

Mevlâna, Yunus, Karacaoğlan, Fuzuli, Elmas Yıldırım, Mağcan Cumabay, Cengiz Aytmatov vesaire Türk Dünyasıyla/ Gönül Coğrafyamızla birer köprüdür… O tarihi köprüleri Elâzığ Şehri inşa etmeye devam ediyor. İnşallah, daha nezih eserlerle bu inşa hareketi devam edecektir.

Gündem Tanıtım, dedik… Şehirler artık günümüzde; “Marka Ürünleri…” ile ön plana çıkarlar. Bir Elâzığlı insanımıza, bu şehrin ‘marka ürünleri nelerdir…’ denildiğinde cevabını da hemen verebilmelidir.  Şehrin tanıtımında da ‘marka ürünlerimiz…’ üzerinde titizlikle durmalıyız.

Komşumuz Malatya ilimiz artık yerküresinde, “Kayısı ile birlikte anılıyor”

Bu şehrin de artık kendi marka ürünleri konusunda, “bir enstitü havasında…” çalışmalar geliştirmesini elbette bekliyoruz.