2025 Bütçe Kanunu TBMM Genel Kurulu’nda kabul edildi. Bütçe giderlerinin 14 trilyon 731 milyar TL, bütçe gelirlerinin ise 12 trilyon 800 milyar TL olacağı öngörülen 2025 bütçesi 1 trilyon 931 milyar TL açıkla bağlandı. Bir başka deyişle başlangıçta bütçenin yaklaşık 2 trilyon TL açık vereceği kabul edildi. Bütçede faiz giderleri 1 trilyon 950 milyar TL olarak belirlendi. Bakıldığında 2025 yılı bütçesinin bir önceki yıl yani 2024 yılı bütçesine göre yüzde 33 oranında bir artışa karşılık geliyor.

Bütçe gelirlerinin 12 trilyon 651 milyar TL’sını vergi gelirleri oluşturuyor. Vergi gelirlerinin dağılımı ise şu şekildedir.

- Gelir Vergisi 2 trilyon 130 milyar TL

- Kurumlar Vergisi 1 trilyon 637 milyar TL

- Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) 2 trilyon 121 milyar TL

- Katma Değer Vergisi (KDV) 3 trilyon 599 milyar TL

- Diğer Vergiler 1 trilyon 652 milyar TL

Görüldüğü gibi, vergi gelirleri içinde en yüksek payı dolaylı vergiler yani KDV ve ÖTV aldı. Kurumlar Vergisinin KDV’nin yarısından bile az olması, 2025 yılı bütçesinde de verginin büyük ölçüde dolaylı vergilerle halktan alacağını gösteriyor.

2024 yılı için başlangıçta öngörülen bütçe açığı 1 trilyon 651 milyar TL hesaplanmış iken, daha sonra 2.7 trilyon TL olarak revize edilmiştir. Gözüken o ki, bütçe açığı hedeflenenin de üzerinde gerçekleşecek. Bu nedenle 2025 yılı bütçesinin hedeflenenin çok üzerinde 3 trilyon lira dolayında açık vermesi bekleniyor. Yeni rekorlara yürüyen bu bütçe açıklarının nasıl finanse edileceği sorun olmaya devam edecek gibi… Zira, çözüm olarak borçların dışında alternatif yaratılmamış olması elimizi, kolumuzu bağlıyor. En kolayı borçlanma seçeneği görülüyor.

Dünya Bankası raporuna göre Türkiye dış borçta 120 ülke arasında 5. sırada. Bu yılın ilk yarısı itibariyle 512 milyar dolara ulaşan brüt dış borç ile üst sıralara yükseldik. Genellikle düşük ve orta gelirli ülkelerin yer aldığı listenin tepesinde Çin var. Çin’in brüt dış borcu 2023 sonunda 2.4 trilyon dolar oldu. Çin’in ardından 646 milyar dolar dış borç ile Hindistan, 607 milyar dolarla Brezilya ve 595 milyar dolarlık borç ile Meksika sıralanıyor. Dünya Bankası raporunda artan enflasyona bir tepki olarak faiz maliyetlerinin son 20 yılın en yüksek seviyesine çıkması ile küresel çapta borçlanmanın daha pahalı hale geldiği belirtiliyor. (*)

Bütçe açığının yaklaşık yüzde 80’ini faiz giderlerinin oluşturması, yüksek faizle borçlanmanın maliyetini ve önemini ortaya koymaktadır. Bu durum devam ettikçe, toplanan vergilerin bir bölümünün faize gitmesi kaçınılmaz olacaktır. Bu yükten kurtulmak için tasarruf önlemleri dışında, bir türlü bitmeyen görev zararlarının ve Hazine yardımlarının ve en önemlisi döviz garantili projelerle ilgili ödemelerin v.b. gibi yüklerin belirli ölçüde bütçenin üzerinden kaldırılması gerekir.

Kaynakça :

(*) Tolga UĞUR