DİLENCİLER
En başta şunu özellikle belirteyim. Bir Fakir fukara var, bir de dilenci var. Bizim değineceğimiz konu fakir fukara olmayacak. Fakirlere Devletimiz ve hayır severler sahip çıkmaya çalışi zaten. Fakirler kendilerini belli etmezler. Yani lafın kısası dilenmezler. Ben günümüz de fakir olmayıp dilenmeyi sevip kolay bir geçim kaynağı olarak görüp merhametli insanların duygularını sömürmeye çalışan dilencilerden bahsedecem. Dilenciler Ramazan ayıyla beraber şehri adeta işgal etmiş durumdalar. Bu konuyu basınımız sık sık dile getirmekte. Belediye de gerekeni yapmaya çalışmakta.
Dilencilerden konu açılınca benim aklıma geçmiş yıllarda tanışıp akşamları çay ocağın da çay içtiğim birkaç dilenci geldi. Bunlarla muhabbeti öyle ilerletmiştim ki artık bana dilencilik mesleğinin sırlarını, püf noktalarını bile anlatmaya başlamışlardı. Civar illerden adeta şehrimize kavimler göçünü başlatan dilenci tanışlarım akşam olup çay ocağına gelince o günkü hasılatın ne kadar olduğunu, nasıl sakat numarası yaptıklarını insanların duygularını nasıl sömürdüklerini, kazandıkları paralarla nasıl ev araba aldıklarını, bu şehirde kazandıklarını kendi şehirlerine döndüklerin de büyük bir iştahla nasıl yediklerini övüne övüne anlatırlardı. İçlerin de Nizo diye hitap ettiğim bir tanesinin durumu o kadar iyidi ki bize çay kahve ısmarlayıp o haftanın maçlarının sonucu için benle iddiaya bile girerdiniz rekabetimiz olan bir şehirdendi. Bir keresin de o şehrin takımıyla maçımız olduğu gün bir paket yabancı cigarasına iddiaya girdik ve o kaybetti. Ertesi gün Nizo dilenmeye gidip, akşamı da kaybettiği cigarayı alıp getirdi ama ben almadım. Çünkü onun memleketi olan ve aramız da ezeli rekabet olan takımı yendiğimiz için yeterince sevinmiştim. En son aldığım duyuma göre Nizo bu dünyadan göçmüş gitmiş. Onun bir de gizli ortağı vardı ve ikisi aynı şehir de dilenmez ayrı şehirler de dilenirlerdi. Nizonun ortağı sakat numarasını daha iyi yapardı. İkisi de adeta usta birer tiyatroculardı. Dilenciliği meslek edinen elbette yerlilerimiz de var. Esnaf olduğumuz için her gün gördüğümüz için az çok yerli dilencileri tanik. Kısaca Ramazan ayın da gündem olan dilencileri yazmaya çalıştım.
Siz fakir fukaramıza yardımlarınızı esirgemeyin. Gidin bulun hayrınızı yapın. Dilencileri de ilgililere bildirin ki gereğini yapsınlar.
**** **** **** ****
ÜNİVERSİTE DİPLOMAM
Eskiden iki aşamalı olan üniversite sınavına ilk girdiğim sene (1982 ) sonuçların açıklanması okulların açık olduğu günlere denk geldiği için 1.aşamayı kazandığım sonuç kağıdıyla okula gittim. Eski Belediye Başkanımız ve Hocam Sayın Süleyman Selmanoğlu ders de çocuklar kimler kazandı dediğin de ben de elimi kaldırdım. Süleyman hocam benim de el kaldırdığımı görünce "indir lan elini ..........." Sen kim kazanmak kim dedi. Sonuç kağıdını gösterene kadar da inanmadı. Kazandığımı kağıda bakınca kabul etti. Tepkisinin sebebi haylaz ve tembel olmamızdı.
Aradan yıllar geçti üniversiteyi bitirip döndüm. Bu sefer de Babam hani diploma dedi. Diplomalar yetişmediği için geçici olarak verilen çıkış belgesiyle dönmüştüm ve onu gösterdim. Babam da kafayı diplomaya kitlediği için ben kısa dönem askere gidene kadar okulu bitirdiğime inanmamıştı. Allahtan askere kısa dönem gittim de rahmetli ikna oldu. Diyeceğim o ki kazandığını ispat edeceksin, diplomayı getirip gösterip ikna edeceksin.
**** **** ***** ****
IŞKIN VE COP
Siz hiç meşhur ışkınımızın cop olarak kullanıldığını duymuş muydunuz? Kesin duymamışsınızdır. O zaman merakta bırakmayıp hemen yazayım. Elazığspor'un deplasman maçlarından biri ışkın zamanına denk gelince uyanık bir girişimci bir pikap ışkını yükleyip Elazığspor'un maçının oynandığı şehre götürür ve maçı izlemeye gelen taraftarlarımıza satar. Işkınları alıp maç için stada girenler maç sonun da çıkan kargaşa da kartlaşmış ışkınları kendilerini savunmak için kullanırlar. Kart ışkınlar aynı copa benzediği için hayatların da ışkın görmeyen polisler ışkınları cop zannedip birbirlerine sormaya başlamışlar ve "Yav Elazığlılar bu kadar copu stada ne zaman ve nasıl soktular" demişler. İşte o zaman bizim meşhur ışkınımız Cop olarak da kullanılmış. Bu olayı anlatan arkadaşa teşekkür ederim.
**** ***** ***** ****
HAFTANIN FOTOĞRAFI:
Belediye Başkanımız, Elazığlı sanatçılarla düzenlenen iftar programında buluştu...
