Yap-İşlet ve devret modeli müteahhit firmanın bir kamu projesini yapması, belli bir süre işleterek yapım bedelini tahsil etmesi ve daha sonra bu yatırımı devlete devretmesini düzenleyen sistemdir. Osmanlı döneminde birçok tesis bu yöntemle yabancı firmalara yaptırılmıştır. Bunlar arasında örnek olarak Haydarpaşa Liman İşletmesi sayılabilir. Dünyada ise Süveyş Kanalı en önemli örneklerden biridir.

Son yıllarda kamu-özel iş birliği ve yap-işlet ve devret projeleri ile hayata geçirilen birçok köprü, tünel, hastane, yol ve havaalanı yapılmıştır. Bu projeler hem yabancı para cinsinden yapılmış ve hem de yıllık araç, yolcu ve hasta garantisi verilmiştir.

Örneğin; bu projelerden,

·        Osman Gazi köprüsü 2016 yılında açıldı. Köprü için yıllık 14.600 bin araç geçiş garantisi verilmiş olmasına rağmen geçen araç sayısı 9 milyon dolayında kaldı. Geçmeyen araçlar için Hazine’den yılda 2 milyarın üzerinde ödeme yapılacak.

·        Avrasya tüneli için günlük garanti verilen araç geçişi sayısı 70 bin olarak belirlenmiş. Yıllık verilen 25 milyon araç garantisine rağmen tünelden ortalama 17 milyon araç geçmiş. Geçmeyen araçların Hazine’ye maliyeti bir yılda 244 milyon liraya ulaşıyor.

·        2016’da açılan Yavuz Sultan Selim köprüsü ve 115 km yol için tek yön günlük 135 bin araç geçişi garanti edildi. Köprüde en fazla 100 bin geçişe ulaşılabildi. Bu nedenle Hazine’den işletme süresinde geçen araçlardan alınan ve geçmeyen araçlar nedeniyle 1.2 milyar dolar, otoyol için de 6.9 milyar dolar ödeneceği hesaplanıyor. (1)

·        Ankara Garı için 17 yıllık sürede 106 milyon yolcu garantisi verildi. Hem gelen yolcular hem de garantinin üzerindeki yolcular için Hazine’den 3 yılda 14 milyon 996 bin dolar ödendi.

·        10 şehir hastanesi için kullanım bedeli olarak üç yılda yapılacak ödeme 31 milyar 45 milyon lira olarak açıklanıyor.

·        İstanbul Yeni Havalimanı YİD modeli ile yapıldı. 200 milyon yolcu kapasiteli havalimanı için yüzde 61’lik garanti verildi. Geçen yıl 36.9 milyon yolcuya hizmet verildi.

·        YİD projelerindeki en büyük kara delik Zafer Havalimanı yatırımı oldu. Havalimanı için verilen yolcu garanti sayısındaki hata payı yüzde 95 olarak gerçekleşti. Tutmayan hedef nedeniyle 12 yılda Hazine’den 64 milyon Euro ödendi. (2)

·        Çanakkale köprüsü için günlük 45 bin, yıllık 16 milyon 425 bin araç geçiş garantisi verilmişti. İki buçuk yılda köprüden bugüne kadar geçmesi gereken 32 milyon araç yerine 6.2 milyon aracın geçtiği açıklanıyor.

Verilen bu örneklerle birlikte son 20 yılda Türkiye’de ulaştırma ve haberleşme alanında yapılan YİD modeli yatırımların toplam değerinin 37.5 milyar doları bulduğu açıklanıyor. Sistemin yarattığı sorunlar, özellikle hatalı araç, yolcu ve hasta garantileri ve inilmeyen havalimanları ile geçilmeyen yollara verilen garantilerin Hazine’ye getirdiği yük zaman içinde tartışılır oldu. YİD modelinin mevcut uygulamalarla bütçeye yükü ve bunun her geçen gün arttığı görüldü. Sadece taahhüt edilen hedeflere ulaşılamamasının 2024 yılına faturasının 136 milyar lirayı bulduğu belirtiliyor. Ayrıca döviz üzerinden araç, yolcu ve hasta garantisi verilen projelerin yükü kur farkı nedeniyle de her geçen gün ağırlaşıyor. Bu yükün aşağıya çekilmesi için döviz üzerinden yapılan sözleşmelerin Türk Lirası’na çevrilmesi ve projelerdeki geçiş ücretlerinin döviz kuru yerine Türk Lirası’na sabitlenmesi öneriliyor.

Kaynakça:

(1)   Zafer Özcivan

(2)   tepencere.com.tr