Eğitim sistemimizin birçok sorunu olduğunu biliyoruz: müfredatın yeterliliği, öğretmenlerin iş yükü, fiziki koşulların iyileştirilmesi... Ancak, çoğu zaman göz ardı edilen ama öğrencilerin ve öğretmenlerin sağlığını doğrudan etkileyen önemli bir sorun daha var: okullarda temizlik personeli yetersizliği.
Temizlik, eğitim ortamının sağlıklı ve güvenli bir şekilde sürdürülebilmesi için en temel ihtiyaçlardan biridir. Hijyenin sağlanmadığı bir okulda, öğrenci başarısının düşmesi, hastalıkların yayılması ve genel memnuniyetsizlik kaçınılmazdır. Ne yazık ki, birçok okulda temizlik personelinin sayısı, okulun büyüklüğüne ve öğrenci sayısına oranla yetersiz kalmaktadır.
YETERSİZLİK NASIL SONUÇLAR DOĞURUYOR?
Temizlik personeli sayısının yetersiz olduğu durumlarda, sınıflar, koridorlar ve ortak alanlar gerektiği gibi temizlenememekte; bu da hem öğrencilerin hem de öğretmenlerin sağlığını tehdit etmektedir. COVID-19 pandemisiyle hijyenin ne kadar önemli olduğu bir kez daha kanıtlanmışken, bu alandaki yetersizlik büyük bir risk taşımaktadır.
Özellikle büyük şehirlerdeki okullar, yüksek öğrenci sayısına sahip. Bu da günlük temizliğin titizlikle yapılmasını zorunlu kılıyor. Ancak personel eksikliği nedeniyle okullarda hijyen standartları düşüyor. Bu durum, bulaşıcı hastalıkların yayılmasını kolaylaştırıyor ve eğitim-öğretim sürecini aksatıyor.
ÇÖZÜM ÖNERİLERİ…
Bu sorunun çözümü için devletin ilgili birimlerinin ve yerel yönetimlerin okullardaki temizlik personeli sayısını artırmaya yönelik adımlar atması gerekiyor. Her okulun büyüklüğüne, öğrenci sayısına ve ihtiyaçlarına göre temizlik personeli atanması şart. Ayrıca mevcut personelin eğitimi ve hijyen konusunda bilinçlendirilmesi, daha etkin temizlik yapılmasını sağlayacaktır.
Okullarda sağlıklı bir eğitim ortamı için temizlik personeli sayısının arttırılması yalnızca bir zorunluluk değil, aynı zamanda geleceğe yapılan bir yatırımdır. Hijyenik ve temiz bir okul ortamı, sadece sağlık için değil, aynı zamanda eğitimde verimlilik için de vazgeçilmezdir.
SONUÇ OLARAK;
Eğitim, bireyleri hayata hazırlayan en önemli süreçlerden biridir. Bu sürecin başarıyla yürütülebilmesi için yalnızca derslere değil, eğitim ortamının hijyenine de dikkat edilmelidir. Öğrenciler ve öğretmenler, güvenli ve temiz bir ortamda eğitim görmeli, sağlıksız koşulların eğitim hayatını olumsuz etkilemesi engellenmelidir.
Devletin ve yerel yönetimlerin bu konuda sorumluluk alması, eğitimde kalitenin ve güvenliğin artmasına büyük katkı sağlayacaktır. Öğrencilerimize sadece bilgi değil, aynı zamanda hijyen bilinci de kazandırmak, geleceğimiz için atılacak önemli bir adımdır.