Erol Kara’nın son yazısındaki şifreler…
Deneyimli Gazeteci Erol Kara, gazetemizdeki son yazısında sinirlendiği bazı gazetecilere şifreli göndermeler yaptı.
“Belediyenin jetonla çalışan gazete ve TV’leri nerede?
Yerel basının imtiyaz sahipleri nerede?
Ya bunlar sabaha kadar ibadet edip uyanamadı ya da daha devletten kaç iş alırım keyfi ve düşüncesiyle aldığı alkolün etkisiyle kendine gelemedi.”
Jetonla çalışan gazeteler ve TV’ler…
Erol Abi eskiden PTT Jetonları vardı. Bahsettiğin o jetonlar mı yoksa başka jetonlar mı? Vallahi iyi benzetme…
Abi ya hem ibadet eden hem de alkolün etkisiyle uyanmayan olmaz mı?
“Zan ile hüküm kurulmaz ama, kendini dünyanın merkezi olmaktan çıkaramayan deri montlu, altın kolyeli gazetelerin imtiyaz sahipleri neden günlerce bu projeyi manşetlerine taşımadı, hiç merak ettiniz mi?
Siyasetin sosyolojisini bilmeden gelen gidene siyaset dersi veren, manşet belirleyen Ali mektebi mezunu sözde imtiyaz sahibi, hiç düşünmeden hamasetle konuşup saçma manşetler atarken nasıl da böyle bir haberi günlerce manşete taşımadı? Niye merak etmediniz?”
Deri montlu ve altın kolyeli gazete sahipleri zan altında…
Ne yaptın abi ya şimdi Elazığ’da herkes bu tarife uyan gazete sahibini arıyor.
Anlaşılan o gazete patronu Ali Mektebini bitirememiş ikmale kalmış…
İlahi Erol Abi…
Elazığ’a yeni bir gazeteci imajı kazandırdı.
******* ******** *******
Fırat Üniversitesi’nin 50. yılına özel olarak düzenlenecek etkinliklerin planlanması amacıyla Rektör Prof. Dr. Fahrettin Göktaş’ın ev sahipliğinde il yöneticilerimizin katılımıyla önemli bir değerlendirme toplantısı gerçekleştirildi.
Görüşmede, üniversitemizin yarım asırlık akademik mirasına yakışır etkinliklerin hayata geçirilmesi için fikir alışverişinde bulunuldu.
Üniversitemizin 50. Yılı kutlama etkinlikleri kapsamında, İstanbul ve Ankara’da Fırat Üniversitesi’nin tanıtıldığı bir etkinlik ve bu etkinlikte güzide kurumda bulunan birçok öğretim elemanlarımızın yeteneklerinin yer aldığı bir sergi düzenlenemez mi?
YRP’li belediye başkanlarının toplu halde AKP’ye katılmasının ardından hafızama Numan Kurtulmuş ve partisini getirdi.
Siyaset yaşamına Fazilet Partisi'nde başlayan Kurtulmuş, Fazilet Partisi’nin Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılmasının ardından 2001 yılında Saadet Partisi'ne katılmıştı. 2008 yılında yapılan parti kongresinde genel başkan olarak seçilmiş, 2010 yılında ise partisinden ayrılarak Halkın Sesi Partisi'ni kurmuştur. Daha sonra partisini feshederek AKP’ye katılan Numan Kurtulmuş şu an TBMM Başkanı.
YRP Lideri Fatih Erbakan’ın önü yavaş yavaş açılıyor. Yakında AKP’ye katılıp kabinede görev alırsa şaşırmamak gerek.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Elazığ dahil 39 ilde FETÖ’ye yönelik “Kıskaç-39” operasyonları düzenlendiğini açıkladı. Operasyonların Cumhuriyet Başsavcılıkları ile Emniyet Genel Müdürlüğü TEM Daire Başkanlığı, KOM Başkanlığı ve İstihbarat Başkanlığı koordinesinde düzenlendiğini ifade eden Bakan Yerlikaya, operasyonlarda 103 şüphelinin yakalandığını kaydetti.
Arkadaşımız Zülfü Bal, FETÖ mensuplarının Fırat Üniversitesi’ne sızdığı iddiasında bulunmuştu. FETÖ Üniversiteye sızdı mı bilinmez ama “Kıskaç-39” operasyonunda yakalanan 103 kişiden kaçı Elazığ’da ve hangi kurumda yer aldığı bakalım açıklanacak mı?
******* ******** *******
Elazığ ile Japonya’nın ortak kültürel özelliği nedir?
Gazetemiz Yazarlarından Değerli Büyüğümüz Sevim Anagür Koyunoğlu, Ocak ayında oğluyla birlikte bir Japonya gezisi düzenlemiş. Gezi ile yazısında bilgi veren Koyunoğlu, yukarıdaki soruyu şöyle cevaplandırıyor:
“Bu arada Tokyo’da Elazığ’a özgü bir davranışa tanıklık ettik. Eski Elazığ’da sokakta birisi yol ya da herhangi bir mekânı sorduğunda, onunla gidilir, gidecekleri yer gösterilirdi. Tokyo’da dolaşırken rastladığımız bir Japon gence, gitmek istediğimiz mekâna nasıl gidebileceğimizi sorduk. Japon genç, gittiği yönü değiştirdi bizimle geldi ve bizzat gösterdi, selamladı ve ayrıldı. Japon gencin bu davranışı, bana eski Elazığ’ın ahlaki değerlerini hatırlattı ve bu yazımı kaleme almama neden oldu.”
Sayın Koyunoğlu’na bir kez daha saygılarımı sunuyorum.
Japonya’dan bahsetmişken aklıma Bir Garip Bedo geldi. Sayın Bedri Yücel Abimiz, bir ara Japonlara karşı duygusal bir bağ kurmuştu. Hatta Japonya’ya gitmeyi bile düşünüyordu. Son durum hakkında bir yazı bekliyoruz.
******* ******** *******
Laf Japonya’dan açılmışken Elazığ Belediyesi’nin Japonya’dan aldığı kredi ne oldu?
Sahi bizim Japonya’ya borcumuz var mı?
Arşivleri taradım ve Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları, 2024 yılı Mart ayında Kanal Fırat TV’de Zeki Akbıyık’ın sunduğu bir programda Japon parasının Elazığ Belediyesi’nin kasasına girmediğini beyan etmiş.
10 Milyar Japon Yeni anlaşması yaptıktan sonra o parayı Elazığ Belediyesi’ne kimsenin göndermediğini ifade eden Şerifoğulları, “O parayı Elazığ Belediyesi’ne kimse göndermedi. Alın bu parayı istediğiniz gibi kullanın, denilmedi. Altyapı ihalesini de artıma tesisini de İLBANK yaptı. Arkadaşlar belediyeciliğini bilmediği için sanki anlaşıyorsun, parayı sana gönderiyorlar, sen de parayı alıp canının istediği şekilde kullanıyorsun sanıyorlar. Böyle bir şey yok. Tek bir kuruşu Elazığ Belediyesi’nin kasasına girmemiştir. İhaleler ve ihaleler karşılığında elde edilen hak edişler sonucu müteahhit parasını alır.” diye konuya açıklık getirmiş.
Yani Japonya ile anlaşmayı yapan İLBANK’a borçlanmışız.