PALU’DA FAYTON!

Çocukluğumun en lüks araçlarından biriydi fayton. Dedem Mehmet YÜCEL’i anlatırlardı. Elazığ Belediyesi’nde (Baş Katip) pozisyonunda olduğu için Kesrik’ten işe gidip gelirken faytonla götürüp getirirlermiş. Bizde köyden şehre göçünce faytoncuların durağın olan (İstasyon Caddesi’ndeki Tiyatro Binası’nın alt sokağında) yıllarca oturduk. Faytonları hemen her gün görüp arkasına asılırdık. Yediğimiz kamçıların haddi hesabı yoktu. Faytoncular çocukların asılmasından usandıkları için çare olarak faytonların arkalarına dikenli tel çekmişlerdi. Faytonları birde eski Türk filmlerinden hatırlarım.

Yıllarca filmlerde oyuncuların rol icabı sevgilileriyle İzmir Kordon’daki fayton sefalarını beğeniyle izlemişimdir. Kordon’da faytonla gezmek bir müddet orada yaşadığım için bana da nasip olmuştu. Fayton denince aklıma bir de bizim rahmetli Yusuf Emmi (Yusuf GÜLÇEK) gelir. Rahmetli işi bırakınca demiştim ki ‘’Emmi faytonu bana ver bahçemizin bir köşesine nostalji olsun diye dekor yapayım.’’ Fakat faytona kavuşamadım Yusuf Emmi satmıştı…

Faytonun tamamından vazgeçip sadece bir tekerine talip oldum. Bir türlü o da olmadı. Faytonun tekerini de avize yapmayı düşinidim. Yani lafın kısası faytonlara karşı oldum olası bir sempatim vardı. Peki bu konuyu yazmak nerden aklıma geldi. Geçenlerde Palu’da Faruk KAYADELEN isimli vatandaşın girişimiyle faytonla nostaljik gezilerin başladığını, özelliklede eski Palu Köprüsü’nün üstündeki fayton fotoğraflarını görünce tamam artık yazmak farz oldu dedim ve bu konuyu atlamadım. Bir nostaljiyi tekrardan hayata geçiren, bizleri geçmişe götürüp o günleri yaşatan Faruk KAYADELEN’i kutlarım. Kaldı bir işim. En kısa zamanda Palu’ya gidip faytona binmek. Ufak girişimlerle turizm böyle canlanır işte.

***  ***  ***

BELEDİYE OTOBÜSÜ

İzzet Paşa Camisi’nin karşısındaki durakta bir hareketlenme olduğunu görünce, durup seyrettim. Biraz bakınca hareketlenmenin sebebinin iki vekilimizden kaynaklı olduğunu anladım. Ejder AÇIKKAPI ve Mahmut Rıdvan NAZIRLI, duraktaki vatandaşlar ile muhabbet edip fotoğraf filan çektirilerdi. Durağa otobüsler yanaşıp yolcuları aldıktan sonra durakta ne yolcu ne vekil kaldı...

İçimden yolcular tamam da bu vekiller nereye kayboldu dedim. Buhar olup uçmuşlardı sanki… Belediye otobüsüne binip gidecek değillerdi ya!

Akşam olunca bir baktım ki sosyal medyada vekillerin otobüsün içindeki fotoğrafları. Yav ne ara otobüse bindiz ne çabuk selfie yaptınız!

Hayret bir şeysiniz ya…

Yok Gardaş yok!

Bize bundan sonra otobüste bile rahat yok.

Yav peşimizi bırakın, tamam anladık oy istisiz! Bu kadar yormayın kendinizi. Onu bunu boş verelim de sizin biletiz ya da kartız var mıydı?

Bildiğim kadarıyla 65 yaşını da geçmemişsiz! Dikkat edin yakalanmayasız. Ters bir şoföre denk gelirsez bindirmezse tüm Türkiye’ye mahçup olursuz, benden söylemesi!

Hele bakak yeni dönem de daha neler göreceğiz. Laf aramızda dolmuşa otobüse gelen vekiller halk arasında prim yapi. Bizim yeni vekiller İşi çözmüşler.

***  ***  ***

E DEVLET

Mayıs’ın son günleri…

Fethi SEKİN Mesire Alanı’nda demlikle çay alıp Ankara’dan ziyaretimize gelen Kaptan Osman Muharrem Bayramla muhabbet edidik. Müthiş bir yağmur yağidi. Yağmuru izlerken, tabelada yer alan şehidimiz Fethi SEKİN isimi gözüme çarptı. İsim oraya çok yakışmıştı. Zaten mesire yerine her gidişimde başımı kaldırıp ismi okuyup rahmet çıkarırım. Kim şehidimizin ismini oraya vermişse Allah ondan bin defa razı olsun. İleride bir gün kim şehidimizin ismini oradan kaldırmak isterse en başta ben itiraz ederim. Çünkü vatan için canını veren insanların isimleri verildikleri yerde ilelebet yaşatılmalı. Onun içindir ki aylardır stadımızın isminin değiştirilmesine karşı çıkıp kendi çapımda itiraz edim. Stadyumumuzda ATATÜRK olan isminin değiştirildiği olayı patlak vereli iki ayı geçti.

Halktan tepki gelince eski vekil Metin BULUT 12 Mart’ta ‘’Sehven olmuş, hemen eski adını tekrar koyacağız’’ dedi fakat aylar geçmesine rağmen hala tık yok. Yeni vekilimiz Semih IŞIKVER’de ‘’Ben o isimi oraya asacağım, sende gelip göreceksin’’ dedi.  Ben ise ‘’As, bende gelip fotoğraf çekeceğim’’ diyeli haftalar oldu. Gençlik ve Spor İl Müdürü Abdulsamet EREN’de stadın açılış günü protokol kapısının önünde bizzat bana, ‘’Bizlik bir durum yok girişimlerimizi yaptık dosya bakanın önünde’’ diyeli günler olmasına rağmen isim bir türlü eski haline gelmi…

Bu eski isimi oraya iade etmek ne kadar zor bir şeymiş hayret?..

Halbuki devir değişti, girisin E-Devlet’e iki dakika da adın soyadın bile değişisin ama ne hikmetse aylardır Stadımızın eski adı ATATÜRK tabelaya konmi!

Yoksa bende mi vekillerden müdürlerden vazgeçip E-Devletten halledem!

Ya da CİMERE mi müracaat edem?

Kimseden tık yok! Halbuki 14 Mayıs’ta ne hayallerle gidip oy vermiştik, belki yeniler bir şeyler yapar demiştik! Yani anlayacağınız görüntü Eski tas eski hamam…

HAFTANIN FOTOĞRAFI: