Sezonun en kritik maçında kendi sahasında Buca Spor’u konuk eden takımımız, çok zorlansa da rakibini 1-0 yenmeyi başararak önemli bir virajı daha başarıyla döndü. Birçok eksik oyuncusuna rağmen iyi mücadele edip, Beykan’ın asisti Alpay’ın kafa golü ile sıralamada bir basamak daha yükselerek taraftarlarını sevindirdi!
Sezonun en kritik maçı olduğunu özellikle belirttik çünkü olası bir mağlubiyette hem sıralamada geriye düşecektik hem de belki Play-Off potasının dışına çıkacaktık. Düşüşte olan takımımızda taraftarın sabrının da tükendiğini gözlemlediğimizde nahoş olayların olacağı çok aşikardı. Gerçi kazanmamıza rağmen de nahoş olaylar oldu ama eğer kaybetseydik daha da neler olurdu az çok herkes tahmin edebiliyor. Maçı izlemeye gelen bir kısım seyircinin, takımın kaybetmesine odaklandığını açıkça gözlemledik. Zira ilk yarının ortalarında oyuncu ıslıklamak, maç 0-0 iken takımı desteklemek yerine homurdanmak Elazığspor ‘un gerçek taraftarlarının yaptığı şey değildi. Her şeye rağmen kazanmayı başaran oyuncu grubunu ve teknik heyeti kutluyorum.
Ercan, Berşan ve Kerim gibi çok önemli as oyuncularından yoksun, Burhan, Burak gibi sonradan oyuna etki edebilen oyuncularının da olmayışı ile kadro kurmakta zorlanan Bülent hoca, elindeki oyuncu grubunu en doğru şekilde kullanarak maça çıktı. Sezon başından beri santrafor bölgesinde de sıkıntı yaşadığımızı da eklersek açıkçası maçı kazanmak çok zordu. Bu kadar eksiğe rağmen yine de topa hakim olan, pas yapan oyunun kontrolünü elinde tutan taraf Elazığspor’du. Maçın ilk yarısında pozisyon anlamında kısır bir maç izledik. Zaman zaman Alpay’ın topla öne çıkması ile tehlike yaratsak da etkili olamadık. Alpay ve Mehmet Ablay’ın iki şutu dışında pozisyonumuz yoktu. İkinci yarıda Beykan’ın kişisel becerileri ve Kerim’in oyuna dahil olması ile daha etkili oynadık. Yusuf’un sağdan getirdiği ataklardaki şutları, Kerim ve Maksut’un içeri driplingleri ile tehlikeler yarattık ve nitekim Beykan’ın kazandığı frikikte duran topta yaptığı asist Alpay’ın arka direkte kafa golü ile sonuçlanınca maçı kazandık. İçerde oynadığımız maçlarda en fazla şut attığımız maç bu maçtı. Birkaç cılız atak dışında rakibe net gol pozisyonu vermediğimizi de söyleyebilirim. Bazı eksiklerimizi de yazmadan geçemeyeceğim. Özellikle takımın fiziksel kapasitesinin git gide düştüğünü net gözlemliyorum. Maksut, Beykan, Ali Keten gibi oyuncularımızın kondisyon anlamında yeterli kapasitede olmadıklarını düşünüyorum. Muhammet, Melih, Hasan gibi oyuncularımızda ciddi öz güven eksiklerinin olduğu aşikar. Melih ve Hasan’ın sahada daha da öz güvenli oynamaları kendilerine güvenmeleri kendi gelecekleri için çok önemli.
Son olarak, Elazığspor Camiası büyük bir Camiadır. Bu büyük Camia, asla Bizans Oyunları’na boyun eğmeyecektir. Birkaç kendini bilmez, birilerinin yönlendirmesi ile maça gelen seyircinin gazı ile oluşan olaylara pabuç bırakmayacaktır. Taraftar tabii ki kötü gidişatta takımı baskılayacak, tabii ki yeri geldiğinde tepki gösterecektir ama bunun zamanlamasını da çok iyi bilen bir kitleye sahip olduğumuza inanıyorum. Maç bitiminden sonra oyuncularımızdan bazılarının agresif tavırlarını asla tasvip etmiyor ve gerekli tedbirlerin, takımın menfaatleri doğrultusunda alınması gerektiğini düşünüyorum. Bu büyük Camia, gerçek taraftar ile art niyetli seyirciyi ayırt edecektir, haddini aşan oyuncuları dizginleyecektir ve en sonunda bu sorunun tatlıya bağlayacaktır.
Oyuncularımıza ve teknik heyetimize bir tavsiyem de şudur. Buca maçının 3 puanını, gelişen olayların yarattığı hengameyi daha anlamlı ve pozitif hale dönüştürmenin yolu Karacabey maçını kazanmaktan geçiyor. Bu maçı mutlaka ve mutlaka kazanıp gerçek barışı, içerdeki Beyoğlu Yeni Çarşı maçında yaşatıp taçlandıralım.