Yıl 1993.

Malatya’dan usta birliğine giden sivil kıyafetli 36 askerimiz, 150 kişilik PKK’lı grup tarafından Elazığ-Bingöl karayolu Bilaloğlu mevkiinde durdurulmuş, 33 askerimiz ise şehit edilmişti.

O dönem Hürriyet muhabiriydim, olay yerine ilk giden ben olmuştum. Olay yerinde 1570 mermi kovanı bulunmuştu. Ayrıca MHP Elazığ Milletvekili Tuncay Şekercioğlu da Bingöl’den dönerken, herkesin yakından tanıdığı ve şimdi arananlar listesinde adı geçen efsane bir ismin son anda yaptığı uyarıyla kıl payı kurtulmuştu.

Grubun başını, “Parmaksız Zeki” kod adlı DEM Milletvekili Sırrı Sakık’ın kardeşi Şemdin Sakık çekiyordu.

Tören, Elazığ İl Jandarma Komutanlığında yapıldı. Gözyaşları sel olmuştu.

Terör bitmiyordu. Birilerinin bir şey yapması gerekirdi ama kimse bir şey yapamıyordu.

Balyoz ve Ergenekon ile imha edilerek evlerine gönderilen Osman Pamukoğlu ve Hasan Kundakçı, o dönem efsaneydi. Onlara çok şey borçluyuz.

Dilimi eğip bükmeden, kimseye yaranmadan söylüyorum:

Tarihten hırs çıkarmanın anlamı yok. Lakin o dönem çok karanlık bir dönemdi. Birinci çözüm süreci, ikinci Devlet Bahçeli süreci derken şimdi AK Parti, Doğu ve Güneydoğu’da Kürtlere yönelik tadilat çalışması yapıyor.

Nasıl mı? DEM’lilerle birlikte.

Başarılı olur mu? Bilmem ama Devlet Bahçeli’nin projesi PKK’yı zora soktu. Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Başkanı Neçirvan Barzani ile görüşen DEM heyeti, olumlu tepki alarak Celal Talabani’nin oğlu Bafel Talabani tarafından kabul edildi. Görüşme, Celal Talabani’nin evinde gerçekleşti ve 1 saat 15 dakika sürdü.

İmralı heyeti, Abdullah Öcalan ile yapılan görüşmelere ilişkin bilgilendirmede bulundu; KYB ve Talabani’lerin sürece ilişkin görüş, öneri ve düşüncelerini aldı.

Sürecin ilerleyişi hakkında özetle şunu söylemek mümkün: PKK’nın silah bırakmasından başka yol kalmadı. PKK silah bırakacak ama belki başka bir isimle yine kaldığı yerden devam etmek için senaryolar yazabilir.

Süreç kapsamında, önümüzdeki günlerde PKK lideri Abdullah Öcalan’ın “kritik” bir duyuru yapması bekleniyor. Öcalan’ın bu açıklamasında, PKK’ya Türkiye’ye yönelik silahlı eylemlerini durdurma çağrısı yapabileceği, bunun dışında Kürt sorununun çözümü ve Türkiye’nin demokratikleşmesi açısından da yeni önerilerde bulunacağı iddia ediliyor.

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, açıklamanın “yüzyıllık bir çağrı” olacağını söylüyor.

Örgütten bu dönemdeki en önemli açıklamalardan biri, 12 Şubat’ta geldi. PKK Yürütme Komitesi’nin, Öcalan’ın yakalanmasının yıl dönümü nedeniyle yayımladığı açıklamanın, bazı açılardan farklı bir içerik ve üslupla yazılması dikkat çekti.

İmralı’dan gelecek açıklamaya “yeşil ışık” olarak değerlendirilmeye müsait bu açıklamada, Öcalan’ın çağrısıyla yeni bir sürecin başlatılacağı, bunun “herkes için bir değişim, dönüşüm ve yeniden yapılanma süreci” olacağı belirtildi.

Bunun devamında, “PKK’nın, Kürtlerin, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin, Türkiye ortamının, Ortadoğu’nun ve tüm dünyanın değişeceği” savunuluyor.

Öcalan’ın beklenen açıklamasının hemen ardından ise PKK’dan da bir açıklama gelmesi öngörülüyor.

Ez cümle: Bütün bunlar yaşanırken sürece şehit ve gazi ailelerinin dahil edilmemesi, onlara sorulmaması, ülkede nasıl bir kaotik ortama zemin hazırlayacağı sorusunu gündeme getiriyor. Özellikle şehit ailelerinin tepkilerinin nasıl dindirileceği cevabını bekleyen sorular arasında.

Hele APO gibi bir katilden gelecek mesajı beklemek en acısı olsa gerek.

Selam, dua ve bayrak ile kalın.