Ligin sonuna yaklaşırken zorlu rakibi Beyoğlu Y. Çarşı deplasmanına çıkan takımımız, 20. Dakikada 10 kişi kalmasına rağmen kazanmasını bildi ve son haftaya umutlu girdi. Cezalı Muhammet Gönülaçar’ın yerine Mehmet Ablay değişikliği ile bilinen sistem ve aynı oyuncularla maça başlayan Fırat Hoca, muhtemelen 2. Yarı yapacağı strateji ile maçı kazanmayı amaçladı.

     İlk yarısı seyir zevki açısından kısır geçen maçta, ne amaçlandığını anlamadığımız bir kırmızı kart ile eksik kalan Elazığ Spor, önce gol yememeyi, sonra da kontra ataklarla pozisyon bulup skoru bulmayı planladı. Muhtemelen duyduğu bir argo söz ile oyuncumuz Beykan’ı oyundan atan maçın hakemi az daha bir şehrin kaderi ile oynuyordu. Maç sonu kaptan Mikail’in de ifade ettiği gibi herhangi bir küfredilmediği demeci bizim için geçerli söylemdir. Beykan gibi tecrübeli bir oyuncunun bu kadar önemli bir maçta o hatayı yapacağına inanmıyoruz. Belki; yaşının ve takımdaki misyonunun vermiş olduğu yetkilerle ara ara hakeme itirazdan kartlar görmüş olsa da bu durum O’nun suçlu olduğu anlamını ifade etmiyor. Tüm futbolcuların olduğu gibi Beykan’ın da sinirlerine hakim olması gerektiğini de belirtmeden geçemeyeceğim ancak sevapları günahlarından fazla olan yıldız bir oyuncunun kredisinin olduğunu da eklemek isterim. Beykan’ı tek eleştireceğim konu, haksız da olsa verilen bir karardan sonra aşırı agresif itiraz etmesi ve bu itiraz esnasında maçın hakemine koz vermesi ihtimalidir.

     11 kişi ile maça başlayan takımızda Mehmet Ablay tercihinin yanlış, ama kırmızı kart ile bu yanlışın lehimize geliştiğini düşünüyorum. Zira 10 kişi kaldıktan sonra direnç göstermek için orta sahanın koşan oyunculardan kurulu olması Fırat Hoca’nın şansı diyebilirim. İkinci yarıda yorulan ve risk alan Beyoğlu takımına karşı Mehmet - Kerim değişikliği ile altın vuruşu yapan Hoca’mız büyük bir alkışı hak etti. Ayrıca bitmek tükenmek bilmeyen enerjileri ile Fuat ve Yağızcan maça damga vuran isimlerdi. Tüm takım içerisinde herkesin iyi oynadığı, oyuna giren oyuncuların da ciddi katkı yaptıklarını gördük.

     Eksik kalan takımımızda, bu duruma reaksiyon gösteren oyuncularımız adeta iki kişilik oynayarak olağanüstü mücadele ettiler. Bu galibiyet ile öz güven patlaması yaşayacak olan oyuncularımız gerek son hafta şampiyonluk iddiasında gerekse de olası playofflarda favori olacağını herkese göstermiş oldular.

     Son olarak da maça çok büyük ilgi gösteren taraftarlarımıza rakip takım yöneticilerinin gösterdiği tutum ve davranışı şiddetle kınadığımı belirtmek isterim. Dünya futbolunda seyirci sayısının giderek azaldığı bu zamanda o kadar km yol yapan futbol severlerin, yer olmasına rağmen içeri alınmamasının futbolun gelişimine zara verdiğini görmek zor olmasa gerek. Maça ilgi gösteren, takımını yalnız bırakmayan taraftarlarımıza da şükranlarımı sunuyorum.

    Yazılarımı sizlere ulaştıran Elazığ’ın en eski ve köklü gazetesi, Turan Gazetesinin 96. yaş gününü kutlar, tüm ekibimize başarılı nice yıllar dilerim.