2024 yılı,Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşın şiddetlendiği,İsrail’in ise halkları yok ettiği kanlı bir yıl olarak tarihe geçecek.
    Abd halkının Trump’ı başkan seçmesini, artık dünyada savaşlara katılmak istemediklerine yorumluyorum.Daha göreve başlamadığı halde bunun tesirini Suriye’de görmeye başladık.
    Dünyada ve Türkiye’de savaş ile yaşanan göçmen sorunu, zamanla bitecek ve ülkelerde seçmenlerin siyasi tercihlerinde dönüşümler görülecektir.Ukrayna,Rusya,Suriye,Filistin,Lübnan’da yeniden barış ile,inşa hızlanacaktır.
    Trump, maliyetleri artıran düzenlemeleri kaldırarak ve büyük ölçekli konut inşaatı için bazı federal arazilerin kullanılmasını sağlayacağını,konut maliyetlerini daha uygun hale getirmeyi ve arzı artırmayı vaat etmişti. Cumhuriyetçi Parti platformu ayrıca, "ilk kez ev alacaklar için vergi teşvikleri ve destek yoluyla ev sahipliğini teşvik edeceğini"kaydetmişti.
     Yeni otobanlar,köprüler,binalar yapacağını belirten Trump,savaşlara taraf olmayacağını, önceliğinin Abd dış borçlarını azaltmak olacağını bildirdi.
   Suriye’de kurulacak olan yeni yönetim ile ülke yeniden inşa edilecek,enerji hatları ile dünyaya açılım sağlayıp finansman sağlanacaktır.
    Ukrayna ve Rusya arasındaki anlamsız savaş, öyle veya böyle sona erecek ve bölgede refah yeniden sağlanacaktır.
    Bölgemizdeki bu iki savaştan en çok olumsuz etkilenen Türkiye olmuştur dolayısıyla barıştan da çok olumlu etkilenecektir.
    Geçen hafta Suriye’deki gelişmeden Borsa İstanbul’daki çimento ve demir çelik sektörü başta olmak üzere yapı ve enerji hisseleri gibi pozitif etkilenen hisseler önümüzdeki dönemde bu yönlerine devam edecektir.
      2025 yılı ile Para Piyasaları Fonlarında hızlı çözülecek tutarların çoğunluğu,Borsa İstanbul’a gelmesi bekleniyor.
    Enflasyon ve faizlerin düşüşü ile Abd doları hareketlenebilir, bu beklentilerle ihracatçı şirketler,turizm ve ulaştırma,yazılım,teknoloji şirketlerinin talepleri canlanabilir.
    Geçen haftalar köşe yazımda ve Tv programlarında bahsettiğim Deflasyon ilimizde ekmek fiyatlarında yaşanmaktadır.Deflasyon;Fiyatlar genel seviyesinin belirli aralıklarla sürekli düşmesidir.
    Kamunun fırıncılığa soyunması ile özel sektör ekmek fiyatını 5 TL’ye kadar indirdi,şimdi gözler Kamu fırınında .Su fiyatlarındaki artışı elektrik girdi maliyetlerine bağlayan yerel yöneticiler,kamunun fırın işletmelerindeki kuruluş,işletme,pazarlama,devamlılık ve kapanma gibi maliyetleri nasıl karşılayacaklar.
    Sonuç olarak kamu ekmek işletmesi kapanacak ve maliyetini bizler yükleneceğiz.Bu sürece dayanamayacak küçük fırın işletmelerinin zararları ne olacak,hatta kapanacak olan özel fırın işletmelerinin vebali kime yüklenecek. Süreç, sermayesi büyük olan fırın işletmelerine yarayacak ve pazara hakim olacaklardır.
    Bir belediyenin Park işletmeciliği yapıp,zarar ettiğinden dolayı 6 ay önce %35 zam yapmıştı ve şimdi bunun üzerine %115  daha zam yapması,kamunun bunları işletemediğini göstermektedir.
    Enflasyon ile mücadele eden bir Merkezi Yönetimin hassasiyetlerinin,yerel yöneticiler ile de dikkate alınması gerekmekteydi.
    Sosyal belediyecilik bu şekildeki işletmecilik olmamalıydı.
Hayırlı haftalar dilerim.