Ürün para etmeyince üretici ne yapsın!.. Bu günlerde tabiat canlanıyor. İlkbahar bütün güzelliğiyle kendini hissettiriyor. Tarlalar, bağlar bahçeler kış uykusundan uyanmış; yeniden canlanıyor… Tüm bunları görürken ve yaşarken arkadaşımın bahçesini ziyarete gittik. Gerçi bahçe demeye biraz şahit lazım; daha henüz tarla halinde; ağaç ekimi ve benzeri çalışmalara başladı!.. Dikkatimi çeken bir gözlemimi sizlerle paylaşmak istedim… Bomboş tarlalar, ıssız bahçeler insanı üzüntüye sevk ediyor… Bir zamanlar burada, bu verimli topraklarda nasıl ekim yapılıyordu? Buralarda üretilecek ürünlerle değil bu coğrafyayı; bütün Avrupa’yı hatta Orta Doğu’yu besleyebilirsiniz… Ancak biz toplum olarak bir şekilde üretimden uzak kaldıkça, bu sadece bir hayal olarak kalacaktır. Çiftçiyi de üretici de haklı görmek gerekiyor… Zira ürünü para etmiyor. Ürününü eline alana kadar türlü masrafları oluyor; mazot, tohum, gübre, işçilik ve benzeri giderler; malını satmaya geldiği zaman da tüm bu yaptığı masrafı karşılayacak kadar bir ücret göremeyince; insanın tabii ki üretesi gelmiyor… 100 binlerce işsizin olduğu Anadolu coğrafyasında insanlar tarıma üretime teşvik edilse; inan edin bolluk ve bereket içerisinde yüzeriz… Bu verimli topraklar bütün dünyanın göz bebeği olabilecek kadar verimli; gerçi biz kısa yoldan para kazanma sevdasına kapılıp bu toprakları zehirlemesek daha iyi olacak da…
Yol üstünde bir hemzemin geçitte “Tren geliyor” uyarısı ile durmak zorunda kaldık… Arkamızdan yaklaşan sürücü bizi geçip, hemzemin geçidin boşluğundan “kaçamak yapıp” geçme derdinde hamle yapmasını dehşet içinde izledim. Acaba bu kadar acelesi olacak bir durum mu vardı? Dönüp baktığınızda yaşlı bir çift ve sanki hiçbir şey olmamış gibi bir hal içerisindeydiler!.. Toplum olarak sabrımızı kaybettiğimizi hissediyorum. Her şeyin kısa yoluna kaçmak adet olmuş. Kısa yoldan para kazanmak, kısa yoldan kaçamak yapmak, rahat ve kolay yaşamak… Çalışmadan, yorulmadan, üretmeden rahat yaşamak isteyen toplumlar; önce haysiyetlerini sonra hürriyetlerini ve daha sonra da istiklal ve istikballerini kaybetmeye mahkumdurlar… (Mustafa Kemal Atatürk)
Çalışacağız, yorulacağız ve üreteceğiz; ürünümüzün para etmesi için de, yerli ve milli üreticiyi destekleyen iktidara/iktidarlara destek vereceğiz. Bunun başka bir yolu yoktur. Yerli çiftçisine destek vermeyen yönetimler, dışarıdan arpa almayı marifet zannedip, milli üreticinin nefesini kesmektedir. Ürün para etmeyince meyve ağaçları odun olurmuş!...
