Sezonun ilk deplasman maçında Belediye Derincespor ile 1-1 berabere kalarak yenilmezlik serimizi devam ettirdik. Maça geçen haftanın aynı on biri ile başlayan Elazığspor, bir önceki maça oranla daha derli toplu ve iyi bir futbol sergiledi.
Klasik Bülent Yenihayat oyun formatında, topa hakim olan, savunmadan oyun kurarak hücum başlatan, iki bek oyuncusunu içeri ve öne koşturarak pozisyon üreten bir Elazığspor izledik. Maçın ilk yarısının mutlak hakimi olan takımımız, Beykan, Hasan Ekici ve Kerim ile sol kanadı çok iyi kullanarak pozisyonlar yarattı. Savunmada da etkili bir kademe anlayışı sergileyerek rakibe pozisyon vermedi. İki bek oyuncumuz, ofansif desteklerinin yanı sıra savunmaya da hızlı dönerek dikkat çekti. Ercan ve Ali Keten’in savunmadaki uyumları ilk yarı boyunca en dikkat çeken ayrıntılardan biriydi. Mikail’in orta alandaki hem savunma hem de oyun kurma yeteneği, takımımızı diğerlerinden ayıran belirgin bir özelliktir. Melih ve Muhammet Arslantaş’ın tutuk performansları, hücum hattımızın zayıf kalmasının göze batan nedeniydi. Muhammet’in fiziksel yetersizliği, top saklamada zorlanmasının ana sebebidir. Orta alan oyuncularına duvar olabilse de, gol bölgelerinde rakiplerinden uzak kalması ya da kendine boş alan yaratamaması en büyük eksikliğidir. Melih’in yaratıcı özelliklerinin olmaması, kapalı savunmalarda zorlanmasına neden oluyor. Kanatlardan ziyade en uç bölgeye geçtiğinde daha özgüvenli bir oyun sergiliyor. Yusuf Mert’in sağ kanada, Melih’in ise forvete kaydırılması daha faydalı olacaktır.
İkinci yarıya aynı oyun formatıyla başlarken, Ali Keten’in gördüğü acemi kırmızı kart tüm oyun planını bozdu. Rakip yarı alanda, gereksiz bir hareketle yapılan bu kusur iki puanımıza mal oldu. Kırmızı karta rağmen Beykan ile golü bulmamız, bir puanı kurtardı. 35 dakika 10 kişi oynayarak maçı kaybedebilirdik de. Ali Keten, özellikle hava toplarında önemli bir oyuncuydu. Rakip, uzun boylu santrforuyla son yarım saatte zor anlar yaşattı. Ali Keten’e oranla daha tecrübesiz olan Alpay Yoldaş, yediğimiz golde rakibini takip etmekte gecikince arkasına kaçırdığı rakip nedeniyle kalemizde golü gördük. Kalecimiz İsmet, alınan bir puana önemli katkı sağladı. İki maçlık performansı ile bizlere güven verdi. Yan toplardaki başarısı ve kontra ataklarda kalesini terk edip yaptığı müdahaleler ile maçı hep yaşadığını ve konsantre olduğunu görüyoruz.
Pivot santrafor bölgesinde vasat kaldığımız net. İyi bir golcü transferine ihtiyacımız olduğu aşikar. Serkan Odabaşı transferinin olmaması belki de hayrımıza olacaktır. Zira ben, orta sahada 8 ya da 10 numara eksikliğimiz olduğunu düşünmüyorum. Mikail’in yanına sağlam bir 6 numara takımımızı daha diri tutacaktır. İyi bir golcü ve iyi bir 6 numara acil ihtiyaç olan mevkiler olarak görülüyor. Takımda; Yağızcan, Burak, Efe Tatlı, Mikail, Mehmet Ablay olmak üzere en az beş tane 8 numara var. Beykan ve Kerim gibi iki 10 numara mevcut, fakat Mikail sakatlanırsa ya da cezalı duruma düşerse yerine oynayabilecek 6 numara bulunmuyor. 8 numara olarak Yağızcan ve genç Cihan mevcut.
Taraftarlarımızın bu takıma güvenmesini istiyorum. Bülent Hoca, haftalar geçtikçe takımın fizik gücünü artırarak ve olabilecek transferlerle birlikte Yusuf Mert’in katılımıyla daha iyi bir Elazığspor izleyeceğimizi düşünüyorum.
