Çağımızda insanların ekseriyesi adeta hilkat garibesine büründüler. Bazen ne yapacaklarını kestirebilmek güç oluyor. Zira en önemsiz mevzularda tahrik gücü yüksek patlamalar yaşanabiliyor.

     İnsanların basit konularda aşırı tepkiler verip ne yapıp ne yapmayacakları noktasında bir öngörü yetmezliği olunca haliyle muhatapları da ister istemez ya itidalli ya da aynıyla vaki bir hal içine giriyorlar.

    Sorulması gereken soru biz bu hale nasıl geldik?

    Her şeyin hızla geliştiği çağımızla düşünce ve davranışlarını kontrol edemeyen insanlar her an için tehlike duvarında olduklarını maalesef idrak edemiyorlar.

    İnsanın gelişimi için eğitim öğretim kadar terbiyenin de çok önemli olduğu hafızalardan çıkarılmamalıdır.

      İyi insanlardan önemli denilecek derecede zarar gelmez. Daima rahatlık verirler. İyi günde olmasalar da iyiler güvenlidir. Pozitiftir. Dünyaları sevgi ve saygıyla örülüdürler.

     Doğru yolda olan insanların işleri daima rast gider. “Allah gönlüne göre versin” duası yerini bulur. Temiz ve doğru olanların yaptığı işlerde de zorlanmaz, zorlansa da işini başarıyla yapar. Yaptığı işin sonunda da huzur dolu olur. Doğru, iyi niyetli, iyi karakterli insanlarla bir arada bulunmak fevkalade güzel, hoş bir durumdur.

     İyi ve güzel dostlukların kurulması bazen uzun bazen de kısa zaman içinde gerçekleşir. Ebedi dostluklar insanın ömrüne ömür katar. Hayatı anlamlı ve daha da yaşanılır kılar.

       Sadece kendi özgürlüğünde bir yaşam tarzı gören ve benimseyenler hayatın hazzına varamazlar. Dünya iki kişiliktir ve meyvesi de o iki kişiye kalmıştır. Bunu layıkıyla başaramayanlar hüsrana uğramakta başaranlar ise mutlu olabilmektedirler. Toplumsal hayat iyilik ve güzelliklerle süslendiği takdirde hayatın anlamı daha bir başka olmaktadır. Bu bakımdan insan mutlu ve refah içinde olmak için çalışırken sadece kendi mutluluklarını düşündüklerinden hata üzerine hata yapmaktadır.

     İnsanı insan yapan değerlere bağlı kalanlar gerçekte huzura erenlerdir. Her insan bu dünyada kendi hakları kadar diğer insanların da haklarını olduğunu bilmeliler sevgi ve saygıyla hayata gülümsemeliler.    

    Dün gitti, bugün sürüyor, yarınsa meçhul...

Güzel yaşamak, anlamlı bakmak hayata; emekle, fedakârlık etmekle, çabalayıp sevgiyi büyütmekle mümkün şu meşakkatli hayatta ve fakat pek çok şey planlandığı gibi gitmez yolunda...

     Ne yaparsanız yapın!...

     Bir şeyler ya eksik ya da kırık döküktür!

     Yine ümitle bakın, günleriniz her şeye rağmen güzel olsun. Ümitle yaşamak unutulmasın!

     Hayat sevince ve sevilince anlamlı ve güzeldir.

     Unutmayın; hayat tek kişilikli değildir. Aile bağları, akrabalar, arkadaşlar, dostlar vardır. Toplum hayatı vardır. Bir milleti millet yapan unsurlar yara almamalıdır! Aksi halde bölüp parçalanmak, dağılmak mukadder olur.

     Hayatı anlamlı hale getirmeli, umutla, sevgiyle, kardeşlik duygusu içinde, dostça duygular hayata hâkim kılınmalıdır.

     Yaşamak güzeldir velev ki ziyan edilmesin!