Araştırmacı yazar Yücel ÇAKMAK’la ‘Şehir Kulisi’ her hafta Elazığ’da gündemi belirliyor...
Alacakaya’da yaşanan grev benim nutkumu tuttu.
Şirketin sahibi Elazığ’a gelerek, greve giden işçilere ve siyasilere hakaret ederek, işletmeye kilit vurup gitti.
Şirket Sahibi Ali Rıza Yıldırım, öyle bir iddia ortaya attı ki, ayıkla pirincin taşını…
“Vekillere 3 tane aylık veriyorum gidiyorlar.” şeklinde bir iddiada bulundu
Bu iddia Elazığ vekillerini ciddi manada zan altında bıraktı.
Bu iddiaya ilk cevap MHP Elazığ Milletvekili Semih Işıkver’den geldi. Işıkver sert bir açıklama yaparak iddiasını ispatlamasını istedi.
Daha sonra diğer siyasilerde birer birer kınama açıklamalarında bulundular.
İşletme kapandı, yüzlerce çalışan işsiz kaldı. Ama olay birden siyasilere geldi.
İşsiz kalan emekçileri unutup, hangi siyasi işletme sahibinden maaş alıyor tartışması yapmaya başladık.
Siyasi kirlilik yaşayan bir Elazığ mı, yoksa kibirli birinin kaprisleriyle işsiz kalan yüzlerce çalışan mı?
Her iki konuda tabi ki çok önemli.
Ben asıl Sivil Toplum Örgütlerinden hareket bekledim.
Nerede Sivil Toplum Örgütleri?
Kutlamaları halen kabul edenler, meydanlarda meşk yapanlar, telefonla SMS yardım kampanyanlar düzenleyenler sahi neredeler?
**** **** **** ****
Yukarıda bahsettiğim bu olay nedense ulusal basına yansımadı.
Ulusal Medyamızın Elazığ Temsilcileri, Elazığlı bir iş insanımızı manşetlerine taşıyarak karalama kampanyası yaparken, bu iş insanına karşı sessiz kaldı.
Elazığ’ın evladı Yasemin Açık daha düne kadar yaptığı yatırımdan ötürü manşetlere taşınmadı mı?
Bu iş insanı da kibrinden ötürü işletmesine kilit vuruyor. Ama bu basın kuruluşlarında çıt yok.
**** **** **** ****
Elazığ Kent Müzesi nedense bir türlü açılamıyor?
İlimiz büyükleri zaman zaman bu müzedeki çalışmaları yerinde gezerek, “Yakında açılacak” sözlerine karşılık, maalesef açılmıyor.
1896 yılında dönemin Elazığ Valisi Enis Paşa tarafından Çarşı Mahallesi’nde inşa edilen ve geçmişte hükümet konağı olarak hizmet veren, Osmanlı döneminin izlerini taşıyan tarihi bina, çalışmaların ardından, kent belleğinin kayıt altına alındığı, toplumsal hafızayı canlı tutacak Kent Müzesi olarak faaliyet gösterecek. Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları, Mayıs ayında çalışmaları yerinde inceleyerek, “Kent Müzemize ilişkin çalışmalarımızın sonuna gelmiş bulunmaktayız.” diye açıklamada bulunmuştu.
Temmuz ayı başında yine müze çalışmaları hakkında bir haber yayınlanarak, çalışmalarda sona gelindiği söylendi.
Çalışmaları sona gelen Kent Müzesi nedense bir türlü açılamıyor.
**** **** **** ****
Bizim memleket insanları hakikaten çok özeller…
Yerel TV’lerde haberleri seyrediyorum. İlimizde görev yapan bir oda birliği, birlik binasında önemli bir toplantı yapıyor. Toplantı bir salonda değil birlik başkanının odasında yapılıyor. Başkan makam masasında konuşmacı ise makam masası önünde konuşuyor. Oda ise tıklım tıklım…
Bu görüntüler ilk değil…
Elazığ’da bu tür toplantılara çoğu zaman denk geliyorum.
Bu tür toplantılar artık salonlara taşınmalı…
İlimizde yeterince salon mevcuttur. Bu salonlar, eskiden evimizde bulunan misafir odaları gibi bayramdan bayrama açılmamalı…
**** **** **** ****
DELİ NURO (NURETTİN ORHAN)
“1964 yılında Elazığ İl Turizm Müdürü Fikret Memişoğlu Nurettin Orhan’a Harput Kayabaşı’nda Balak Gazi heykeli yapmasını istedi. Halen Harput’ta bulunan bu heykeli 2000 lira bedelle 1965 yılında bitirdi. Eseri çalıştığı iki yıl süresince Elazığ’daki eviyle Harput arasında (Yaklaşık 14 km.) yürüyerek gidip geldi. Sadece mesai saatleri dışında çalıştığı için işin uzadığını gören yetkililer kendisine idari izinler verdiler. Yetmeyince 20’şer günlük raporlar aldılar. O da yetmeyince daha uzun rapor almaya karar verdiler. Zamanın akıl hastanesi başhekimi Dr. Feyzi Selmanoğlu gerekli heyet raporunu verince, halk arasında da söylenen “Deli Nuro” lakabı esprili bir şekilde sanatçıya lakap olarak yerleşmiş oldu.”
(Yaşar Sabri Şanlı-İz Bırakan 100 Elazığlı)