Ülke genelinde olduğu gibi Elazığ’da da hava sıcaklığı mevsim normallerinin üstünde seyrediyor. Sıcakların günlük hayatı olumsuz etkilediği Elazığ’da inşaat emekçileri 40 dereceye yaklaşan sıcak havaya rağmen zorlu mesailerini sürdürüyor.  
Yurdu etkisi altına alan bunaltıcı sıcaklar Elazığ’da de etkili oluyor. Gün ortasında termometrelerin 39-40 derece arasında gidip geldiği kentte vatandaşlar mümkün olduğunca dışarı çıkmıyor. Birçok vatandaş ise buldukları park ve bahçelerde gölgeliklere sığınıyor. Ortalama sıcakların 40 dereceği bulduğu kentte kan ter içinde çalışan inşaatçılar ise bütün zorluklara rağmen helal ekmek için çalışıyor. Terden dolayı elbiseleri bedenlerine yapışan inşaatçılar, belirli aralıklarla mola vererek dinlendiklerini belirtiyor.  
Sabahın erken saatlerinde işbaşı yaparak akşama kadar güneşin altında çalışan ekmek kavgası veren emekçiler, aşırı sıcağa rağmen çalışmaya mecbur olduklarını dile getirdiler. Bunaltıcı hava sıcaklıkları en çok dışarıda çalışmak zorunda kalan emekçileri etkiliyor. Evlerine ekmek parası götürmek zorunda olan emekçiler, 40 dereceye yaklaşan bunaltıcı, kavurucu sıcağın altında inşaatta çalışıyor.  

‘’İNŞAAT İŞİ ÇOK AĞIR BİR MESLEK’’

Çalışma şartlarının sıcak havanın etkisiyle daha da zorlaştığını ifade eden inşaat emekçileri, ‘’Elazığ’da hava çok sıcak. Mesleğimiz gereği güneşin altında aşırı sıcağa maruz kalarak çalışıyoruz. Güneşin dibinde yaklaşık 40 derecenin altında çalışıyoruz. İnşaat yapımının her kademesi gerçekten çok zor. Havalar çok sıcak ama bu sıcakta eve ekmek götürmek için çalışmak zorundayız. İşimiz çok zor ama mecburen çalışmak zorunda kalıyoruz. Başka bir iş yok. Diğer işlerde çok düşük ücret veriyorlar. Bizde mecburen bu işe yöneliyoruz. İşimiz çok ağır. Güneşin altında daha da zorlanıyoruz. Bunun yanında çok tehlikeli bir sektörde çalışıyoruz. Özellikle yaz ayları bizler için en zor dönem, zaten sektör kışın durma noktasına geliyor. Bu sıcakta kavrulmuş durumdayız. Hava çok sıcak ve kızgın güneşin altında çalışmak zorundayız. Güneşten korunmak için şapka takıyoruz ama fazla faydası yok. Sürekli aralıklarla gölgelik alanda dinlenmeye, serinlemeye çalışıyoruz. Evimize ekmek götürmek için çalışmak mecburiyetindeyiz.’’ Dediler.

Editör: İzzet TUMAY