TURAN, 4 Ocak’ta Hazarbaba Kayak Merkezi’nin, doğal güzelliği ve sahip olduğu birçok avantaja rağmen konaklama tesisinin bulunmayışı nedeniyle yılbaşında rağbet görmediği gerçeğini yazdı…
Haberimizden sonra harekete geçenler 5 Ocak’ta yaptıkları haberde Özel İdare Genel Sekreteri Ali ŞİŞ’in beyanının aksine deprem ve pandemi döneminde insanların tesise akın ettiklerini yazdılar…
Gazeteniz TURAN’ın 4 Ocak 2022 Tarihli nüshasında; “Elazığ’ın önde gelen doğal güzelliklerinden biri olan, Elazığ İl Özel İdaresi’nin de turizm yatırımları arasında yer alan Hazarbaba Kayak Merkezi, 2022 Yılı’na girdiğimiz gün Türkiye’de bulunan çeşitli özelliklere sahip kayak merkezleri arasında kapalı olan ve rağbet görmeyen tek kayak merkezi oldu…”gerçekçi ifadesiyle Manşet Haber olarak işlediği konu Elazığ Kamuoyu’nda olduğu gibi ülke gündeminde de büyük yankı buldu…
TURAN’IN “DEPREM, PANDEMİ VE KAR ÖRTÜSÜ” GEREKÇELERİ…
Söz konusu haberimizde; “Son 2 yılda; önce 24 Ocak 2020 tarihinde yaşanan Elazığ Depremi, hemen ardından 2020 Mart ayında başlayan ve tüm dünyayı etkisi altına alan pandemi nedeniyle sınırlı sayıda kayakçının ziyaret ettiği Hazarbaba Kayak Merkezi, 2022 Yılı’na girilen 2021’in son günü olan 31 Aralık Cuma günü yılbaşında da rağbet görmedi.
Öte yandan, her ne kadar 2021-2022 Kayak Sezonu’na hazırlanıldığı söylense de Elazığ ve çevresinde yağışların mevsim normâllerinin çok altında seyretmesi ve âdeta kuraklık yaşanması dolayısıyla kayak aktivitesi için yeterli kar örtüsü de oluşmayınca, Hazarbaba Kayak Merkezi önceki yıllarda özellikle de özel işletmecilere kiralandığı dönemlerdeki yoğun ziyâretçi sirkülasyonuna hasret kalmış vaziyette…” ifâdelerine yer vermiş, ziyaretçi sayısındaki azalmanın ve kayak merkezinin rağbet görmeyişinin gerekçelerini sıralamıştık…
“4 MEVSİM TALEP GÖRÜR AMA KONAKLAMA TESİSİ BÜYÜK SORUN!..” DEMİŞTİK…
Manşet Haberimizin devamında ise; “Hazarbaba Kayak Merkezi Tesisleri, gerek kent merkezine olan yakınlığı, gerek Keban Baraj Gölü ve Hazar Gölü olmak üzere çift göl manzarasına sahip olması, ayrıca yamaç paraşütü ile dağ / doğa yürüyüşü etkinliği imkânları dolayısıyla yalnız kayakçılar ve kayakseverler tarafından değil, doğasever ziyaretçilerin de beğenisini kazanırken, yine sadece kayak ve kış sezonlarında değil 4 mevsim özellikle de hafta sonlarında bölge halkı tarafından büyük talep görmektedir.
Tüm bu avantajlarına rağmen, Hazar Kayak Merkezi’nin kafeterya hizmeti veren çok küçük bir bölüm dışında, özellikle de restoran ile yatak hizmeti verebilecek konaklama tesisi, hatta tesislerine ihtiyaç duyduğu bir gerçektir. Kayak Merkezi’ne günübirlik gelen ziyâretçiler dışında konaklama tesisi Hazarbaba Kayak Merkezi’nde kalmak isteyenler için büyük bir sorun durumunda bulunuyor.
Bu sebeple de Hazarbaba Kayak Merkezi, doğal güzelliği ve sahip olduğu birçok avantaja rağmen konaklama tesisinin bulunmayışı nedeniyle kayakseverler tarafından tercih edilmiyor…” diye eksikliklere dikkat çekmiştik…
GENEL SEKRETER ŞİŞ, EKSİKLERİ KABUL EDEREK TURAN’A KONUŞMUŞTU…
Daha önce de 21 Aralık 2021 Tarihi’nde İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Ali ŞİŞ’ten konuya ilişkin özel açıklama alarak, eksiklerin giderilmesi amacıyla kamuoyu oluşturmaya gayret eden gazeteniz TURAN’ın tespitlerine aynen katılan Genel Sekreter ŞİŞ, son 2 yılda deprem ve pandemi nedeniyle aktif olarak sınırlı sayıda kayakçının ziyaret ettiği tesiste yeni sezon hazırlıklarının tüm hızıyla devam ettiğini bildirmişti. Genel Sekreter Ali ŞİŞ, açıklamasında; “Daha önce kiralama yoluyla kullanılan tesis, son iki yıldır idaremiz tarafından işletilmektedir. Ancak ifade ettiğim üzere hem deprem, hem de pandemi koşulları çalışmalarımızı sekteye uğrattı. Bu yıl sezonun başlamasına çok az bir zaman kalmasını da dikkate alarak tesisin kısa vadedeki yatırımlarına hız verdik” demişti…
“GÜNÜBİRLİK TESİS İNŞA EDECEĞİZ!”
Ali ŞİŞ; “Ayrıca amatör pist için, kayağa ilgi duyup da cesaret edemeyenleri de düşünerek, diğer bütün profesyonel kayak merkezlerinde olduğu gibi Hazarbaba’da da yeni bir lifti inşa ediyoruz. Baby-lift olarak adlandırılan bu amatör lifti sayesinde, her yaştan kayağa yeni başlayacak insan sayısını artırmayı hedefliyoruz. Ayrıca sezonun bitmesi ile birlikte öncelikle kayak pisti bölgesinde inşa etmeyi düşündüğümüz çağın gereksinimlerine uygun, içerisinde kafeterya, restoran, kayak odası, wc ve mescitlerin de olduğu günübirlik tesisi binamızı inşa edeceğiz.
Aynı zamanda özellikle bölgedeki turizm potansiyelini arttırmak adına, orta vadede butik otel konaklama tesisini de planlıyoruz. Böylece kayak, konaklama ve Macera Parkı ile entegrasyonu da sağlayarak, merkezde 12 ay boyunca faaliyetlerimize devam etmeyi amaçlıyoruz” açıklamasında bulunmuştu…
ŞİMDİ BUNLAR REFİK Mİ, YAPTIKLARI ETİK Mİ?
Şimdi, özetlediğimiz; kamuoyunun ve okurlarımızın da haberdar olduğu şekilde TURAN’ın, 4 Ocak tarihli Hazarbaba Kayak Merkezi’nin, doğal güzelliği ve sahip olduğu birçok avantaja rağmen konaklama tesisinin bulunmayışı nedeniyle yılbaşında rağbet görmediği gerçeğini anlatan Manşet Haberi’nden sonra harekete geçen bir yerel gazete, 5 Ocak’ta yayımlanan haberinde Özel İdare Genel Sekreteri Ali ŞİŞ’in beyanının aksine deprem ve pandemi döneminde insanların tesise akın ettiklerini yazdı. Elazığ’ın sayılamayacak kadar çözüm bekleyen sorunu dururken TURAN’ın yaptığı haberi hedef alan sözde refikimiz olması gerekenler, her ne hikmetse kendileriyle bağlantılı olmayan, hiçbir biçimde anılmadıkları ve ima edilmedikleri bir konuda söz konusu haberimize hiçbir etik kurala uymayacak şekilde cevap yetiştirme telaşına düşmüşlerdir. Yaptığımız araştırma sonucunda, kurguladıkları haberi dayandırdıkları İl Özel İdare Yatırım A.Ş. Tesisler Müdürü Murat AKAR’ın bizzat ifade ettiğine göre İl Özel İdaresi’nin yönlendirmesiyle, yani tabiri caizse sipariş üzerine gerçekleştirilmiştir!..
Haberimize ilişkin varsa aydınlatılması gereken bir husus, açıklama yapmaktan kaçınan ve haber yaptıranlara çok görmüyor, sitem etmiyoruz; Sorumuz yerel basın olarak sözde kamuoyunun menfaatini koruması gerekenlere elbette. Gazeteniz TURAN’ın ‘Hazarbaba Kayak Merkezi’ Haberi’nden bir gün sonra sipariş üzerine mizansen haber yapanlar refik mi, yaptıkları etik mi? Takdir kamuoyunun…