Bu hafta, son zamanlarda okuduğum, ziyadesiyle yararlandığım, ufuk açan dört başı mamur hocaların son temsilcisi, kendisine has üslûbu ile ilmin zekatını veren ilahiyatçı Emin IŞIK hocanın “AŞKI MEŞK ETMEK" adlı eserinden bahsetmek istiyorum.
Emin hoca kitabın ön sözünde "Bir müslüman şehrin en çok okuyanı, en şık giyineni, en kibar insanıdır.” diyerek söze başlamakta. “İslam dininin temel ilkelerinden biri şudur? Dinde zorlama yoktur. (Bakara 2/256.) Din karşısında aklın rolü, ilahi vahyin hükmünü ve hikmetini anlamaktır" diye devam eder.
Emin hoca eserinde, bir tasavvuf insanı olarak; iç dünyasını bir kainat olarak görür. O dünyada ümitlerin, hayallerin, arzu ve isteklerin sonsuza uzandığını ifade eder. Akıl insanın ölümlü olduğunu bilir, ancak ruh kendisinin ölümsüz olduğuna inanır ve ölümü kabul etmez. Bunu da akıl ile aşk arasındaki çatışma olarak görür. Ruh sonsuzluğa, topraktan yaratılan beden maddeye meyleder. Madde hazlara koşar. Fakat yaşlanınca hal de haz da biter. "Nefsine köle olanlar Allah'a kul olamazlar. Aşk yolunda koşmayanlar ise sevgiliyi bulamaz" diyerek nefsin isteklerinin ruhun arzularına galip geldiğini, ruhun ise ancak iman ve irade gücüyle esaretten kurtulacağını bu eserde ifade etmektedir.
Allah'a kul olmanın yolunu dünya sevgisinden kurtulup, hakkın sevgisine bağlanıp Resulullahı örnek almaktır diye tarif eder. Yani kalpteki Allah korkusu yerini Allah aşkına terketmedikçe imanı kemale ermiş olmaz. "İman ehli Allah'ı şiddetli bir aşkla sever. (Bakara 2/165) Çağımızın hastalığını kafa ve kalbin boş, midenin dolu olmasıdır diye özetler.
Tasavvufu bir "Ruh jimnastiği "olarak görür. Din bilgisi zayıf ve yetersiz olanların ince ve derin bir alanda tek başına yol alması mümkün değildir. Yüzme bilmeyenin dalgıçlığa soyunması gibi. Tasavvufa ilgi duyup fakat din bilgisi olmayan birinin sahte mürşitlerin eline düşmekten nasıl kurtulabileceği bu kitapta çok iyi anlatılmaktadır. Manevi dünyamıza yön veren, kendi tarihinden ve kültüründen beslenen, bir milleti diriltecek, muhteşem kültüre ve şanlı geçmişe sahip olan bu milletin evlatlarına ışık tutan o kadar çok manevî ulularımız var ki yeterki bunları gelecek nesillere aktaralım der Emin hoca.
Dindarlık anlayışının değişmesini de şöyle tarif eder? “Dindarlık şekil, kılık kıyafet kavgası olmaktan çıkmalıdır. İlim, sanat ve ahlâk davası olması gerektiğini ifade etmekle beraber, tiyatro sanatçısı Ulvi Alacakaplan’ın şu sözleri de dikkatini çekiyor. “Müslümanlara islamı anlatmak zor, çünkü o kendini tamamlamış olarak kabul ediyor" diyerek bir milletin kendi cehaletini milletin intikamı olarak görüyor. Bu da yabancı din ve ideolojilerin yayılmasına zemin hazırlar.
Bu yüzden fen bilmeyen bir din adamı ile, dinini bilmeyen aydın uzlaşması çok zor olur.” Nurettin TOPÇU'nun deyimi ile “Hareket insanın yer değiştirmesiyle değil, kendini değiştirmesiyle ilgilidir." Kirlenen her şey temizlenmek ister, insanda küflenince hamamda yıkanır ama ömür boyu orada kalamaz. İyi bir dindar olabilmek için insanın hayattaki güzelliklerden kopması gerekmez. İslam dini her konuda kolaylıktan yana olduğunu müjdeler. "Allah size kolaylık diler, zorluk dilemiyor" diye buyuruyor. (Bakara 2/185)
Cüneyd-i Bağdadi "Aklın vecd (kendinden geçme )içinde kaybolacağına, vecdin akıl içinde kaybolmasının daha iyi olduğunu, insanın haline, aklına sahip olması gerektiğini Emin IŞIK hoca AŞKI MEŞK ETMEK adlı eserde çok güzel ifade etmektedir. Eğer bir mürşit sizi Allah'a çağırırsa ona onu dinleyin ve yapın. Eğer kendine bağlamaya çalışırsa ondan uzak durun. Onlar şeytanın ortaklarıdır demekte. Sizi kendisine mi Allah'a mı çağırdığını iyi anlayıp ona göre karar vermemizi istemektedir.
Dolayısı ile siyaset, tarikat iliskileri, tasavvuf ve merhaleleri, kaza, kader, musiki, dini bilgiler, hikayeler ve fıkralarla, önemli şahsiyetlerin düşüncelerine yer veren değerli bilgiler içeren bu kitaptan herkesin yararlanması dileği ile.
NOT: 28 Ekim-5 Kasım tarihleri arasında açılan Elazığ 4. Kitap Fuarı için gayret gösteren, eğitim ve kültür hizmeti veren herkese teşekkür ediyorum. Şehrin okuyanı, sorgulayanı bol olsun inşallah.