Tavanın komple sökülüp üzerine düştüğünü, oda küçük olduğu için kaçamadığını, kafasının yanı sıra omzunun da bıçakla kesilmiş gibi kanadığını anlatan Mehmet MESUTOĞLU, şikâyetçi oldu…

Eşi ve çocuklarının çok korktuğunu söyleyen Mehmet MESUTOĞLU, kendi imkânlarıyla gittikleri hastaneden adlî vaka raporu aldığını, TOKİ Müteahhiti’ne maddi ve manevi dâvâ açtığını bildirdi… 

24 Ocak 2020 Elazığ Depremi’nin ardından ilimizde yapılan çok sayıda TOKİ Konutları’ndan zaman zaman yapılan şikâyetler devam ederken, konutların kapı, pencere, asansör, su ve elektrik tesisatları, benzeri aksamlarında meydana gelen arıza ve olumsuzluklar çeşitli girişimlerle giderilmeye çalışılsa da bu kez hayli değişik ve farklı bir olumsuzluk yaşandı ve resmî şikâyet konusu oldu…

*BÖYLESİ DE DUYULMAMIŞTI?..

Elazığ’da Sürsürü Mahallesi’ndeki TOKİ Konutları sâkinlerinden Mehmet MESUTOĞLU, elbisesini değiştirmek üzere girdiği yatak odasında tavan sıvası çökünce başından ve omzundan yaralandı. Korkuya kapılan MESUTOĞLU Ailesi, gece geç saatlerde komşularının yardıma koşmaları sonucu olayın şokunu atlatırken, Mehmet MESUTOĞLU yaralı şekilde götürüldüğü hastaneden “adlî vaka” raporu aldı. Evine gelen polislere ifâde veren MESUTOĞLU, daha sonra da ikâmet ettiği TOKİ Konutlarını yapan müteahhit ile firma hakkında maddi ve manevi dâvâ açtığını anlattı…    

*MEHMET MESUTOĞLU, AYRINTILARI TURAN’A ANLATTI
Kazazede TOKİ sâkini Mehmet MESUTOĞLU, yaşadığı ilginç olayı tüm ayrıntılarıyla gazeteniz TURAN’a anlatırken, şu ifâdelerde bulundu; “TOKİ Konutları bittikten sonra, ben de Sürsürü Mahallesi’ndeki TOKİ Konutları’nda E Blok’ta 5. Kat 9 Numaralı Daire’ye göçtüm. 9 Ekim’de buraya taşındım. Eve boya ve daha farklı işler yaptırdık. Evde ince işler sıfırdı, duyuyorduk ama böylesi büyük bir vakayı tahmin etmiyorduk. Mutfak dolaplarını çekince seninle birlikte geliyordu nerdeyse. Biz, evimizdir diyerek, oturacağımız için kendimize göre tamir ettirdik. Uzun bir bakım yaptırdık ve evimizde oturmaya başladık.”

* “BÜYÜK BİR ÇAT SESİ DUYDUM VE KAFAMA ALÇILAR DÜŞTÜ!..”
“27 Şubat akşamı çarşıda arkadaşlarım ile oturduktan sonra evime geldim ve yatak odama geçtim. Saat gece 23.00 sıralarıydı. Üzerimi değişeyim, pijamalarımı giyineyim derken fırsatım olmadan, büyük bir çat sesi duydum ve kafama alçılar düştü. Gözümü kaldırıp tavana bakmam ile yukarıda tavanın komple sökülüp üzerime düştüğünü gördüm. Oda küçük olduğu için kaçamadım. Sadece, kafamı hafif sağa çekebildim. Sol omzum komple bıçak değmesi gibi kesildi. Avucumun içi kan olmuştu, kafam kan olmuştu.”

*“BENİ SABAHA KADAR HASTANEDE MÜŞAHEDE ALTINDA TUTTULAR!
“Çocuklarımız ve hanımım çok korkmuştu. Şok olmuşlardı. Onlar uykudan kalktı ve beni kan revan içerisinde görünce dışarıya koştular. Komşularımız hemen sese geldiler ve beni hemen Medical Park Hastanesi’ne götürdüler. Medical Park Hastanesi’nde gerekli tedaviler yapıldı, tetkikler yapıldı. 3 tane de iğne vuruldu. Sağ kaşımın üzerinde bir çukur oluştuğunu doktorlar söyledi ve beyinciğimin hafif yanında bir darbe aldığımı doktorlar söyledi. Beni sabaha kadar müşahede altında tuttular, sabah saat 6’da hastaneden çıktım ve eve geldim. Evde de sağlık sorunlarım devam etti, gözlerim bulanıyordu.”
* “BANA ADLÎ VAKA RAPORU YAZDILAR!.."
“Doktorlar kafamdaki çukurun düzelmesi için beklemen lazım dediler ve bana Adlî Vaka Raporu yazdılar. Beş gün beni takip edeceklerini söylediler, 1 Şubat Salı günü tekrar hastaneye gittim ve doktorlar pansuman yaptı. Yaranın kabuğunun geçtiğini söylediler, ama içeride ne gibi bir sorun var bilmiyorlar. Çünkü özel hastaneler çok pahalı, günlük 600 TL. Benim yatış için o kadar durumum yok. İlerleyen zamanlarda Fethi SEKİN Şehir Hastanesi’nde bir beyin cerrahına gidip kontrol yaptıracağım.”

* “MÜTEAHHİT BETONA DİREKT SIVA YAPMIŞ, ASTAR ÇEKMEDİĞİ İÇİN KAFAMA DÖKÜLDÜ!”
“Büyük bir facia yaşadım. Ben yaşadığım için Allah’a şükrediyorum. Tavanıma müteahhitin adamları gelip astar çektiler yeniden. Müteahhit betona direkt sıva yapmış, astar çekmediği için kafama döküldü. Polisler, olaya müdahale ettiler, çünkü burada kasten adam yaralama var. Polisler evime kadar geldi. Allah razı olsun, polislere olayı anlattım ve davacı olacağımı söyledim. Burada bir komplo var, burada bir tuzak var, ben halen daha olayın şokundayım… Polislere ‘şikâyetçiyim, maddi ve manevi dava açacağım’ dedim. Polisler de benim mağdur olduğumu gördüler ve çok şaşırdıklarını söylediler.”
*“SÜRSÜRÜ TOKİ KONUTLARI YÖNETİMİ KONTROL KARARI ALDI!”
“Ben bu olayı dilim ile anlatamıyorum, halen daha aklıma geliyor. Korkudan odaya bile giremiyorum. Odaya girdiğim anda simülasyon geçiriyorum. Deprem yok, sarsıntı yok, havada bulut yok bir anda üstüme taş döküldü. Ya evde yeni doğmuş çocuk olsaydı? Ya da ben uyku halinde olsaydım ne olacaktı? Ben kendimi hafif sağa çekmesem, beynim dağılacaktı. Bu alçıpen kuruduğunda bıçak gibi kesiyor. Sürsürü TOKİ Konutları’na sağlamdır diye taşındım ve başıma bu iş geldi. Bu olaydan sonra bütün binayı ve teslim edilmeyen evleri tekrar kontrol edecekler, Sürsürü TOKİ Konutları Yönetimi bu kararı aldı.” Diye konuştu…

*AVUKAT İRFAN SÖNMEZ; “BURADA AYIPLI BİR İŞ VAR, MÜVEKKİLİM ÖLEBİLİRDİ!”
Kazazede TOKİ sâkini Mehmet MESUTOĞLU’nun Avukatı İrfan SÖNMEZ ise olayın önemine dikkât çekerken, Gazeteniz TURAN’a şu açıklamalarda bulundu; “Müvekkilim Mehmet Bey, başından geçen olayları bana anlattı. Bu tür olaylar başka TOKİ Konutları’nda da oluyor, fakat basına yansımıyor. Olayın temel nedeni TOKİ Konutları’nda mümkün olduğundan çok kâr yapmak, kalitesiz malzeme kullanmak ve malzemeden çalmaktır. Bu olayı İyi ustalar ile çalışmamak ve ayıplı iş yapmak diye ifade edebiliriz. Müvekkilim tavandaki alçıpenlerin bir anda sökülüp kafasına düşmesinden dolayı yaralanmıştır. Bu alçıpenler, normal sıvanın üzerine yapılması gerekirken direkt betonun üzerine yapılmıştır. Burada sıva masrafı yapmamak için bu yolu tercih etmişlerdir ve netice itibariyle müvekkilim hayati bir tehlike geçirmiştir.”

* “BU KONUTLARI TESLİM ALANLARDA DA SUÇ VAR!..”
“Maalesef, ‘TOKİ Konutları yapıyoruz, herkesi ev sahibi yapıyoruz’ diyerek mümkün olduğunca kalitesiz malzemeler kullanmışlardır. TOKİ firmaları vatandaşları değil de, ceplerini düşünmüştür. Bu insanlara bu kadarı size yeter diyerek aşağılayıcı bir psikoloji ile hareket etmişlerdir. Bu konutları teslim alanlarda da suç vardır. Çünkü bu konutları teslim alan inşaat mühendisleri ve konunun uzmanları tarafından iyi bir şekilde incelenip, gerekli tanzim yapıldıktan sonra evleri teslim alması gerekiyor. Fakat, evi teslim alan mühendisler de, konunun uzmanları da işlerini hakkı ile yapmamışlardır.”

* “ŞEHRİN ESTETİĞİNE DİKKÂT EDİLMEDEN VE ACELE İLE YAPILDI!..”
“Bu TOKİ Konutları düşünülmeden, iyi bir plânlama yapılmadan yapılmıştır. Şehrin estetiğine dikkât edilmeden ve acele ile yapıldı. Göreceksiniz 5-10 sene sonra bu TOKİ konutları deforme olacak. Tekrar restore edilecek. Hatta birçoğu yıkılıp yeniden yapılacak. İnsanlara sadece başını sokacak bir ev yap demişlerdir. Huzur içinde kalınacak, yaşanabilecek konutlar çok azdır. Bu olay, bu konutları teslim alanlara bir ders olmalıdır. Aynı şeyler tekrarlanabilir. Daha vahim durumlar ortaya çıkabilir. Bu konutlar teslim alınırken, son derece dikkatli bir şekilde, malzemeden çalınıp, çalınmadığına bakılarak teslim alınması gerekir.”

* “DENETİMDEN GEÇİRİLMESİ GEREKTİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM”
“Hukuk dili ile söylemek gerekirse burada hem ayıplı bir iş, hem de burada eksik yapılmış bir iş vardır. Sıvalar yapılmadan alçı çekilmiştir. Bu eksik bir iştir. İyi sıva olmadığı için müvekkilimin başına düşmüştür. Bu bir çocuğun başına düşseydi büyük ihtimâlle ölüm ile sonuçlanırdı. Müvekkilim, kendini hafif sağa çekmese daha büyük bir sorun yaşanılabilirdi. Bu konutları iyi değerlendirmek gerekiyor. Vatandaşın hayatını dikkate alarak, daha dikkatli bir şekilde denetimden geçirilmesi gerektiğini düşünüyorum.”

Editör: Haber Merkezi