Elazığ Kuyumcular Esnaf Odası Başkanı Fikret ÇAKMAKÇI, pandemi nedeniyle yükselen altın fiyatının Rusya – Ukrayna Savaşı sonrasında daha da yükseleceği öngörüsünde bulundu.

Gazetemiz TURAN’a özel değerlendirmede bulunan Oda Başkanı ÇAKMAKÇI, savaş, terör, salgın hastalık gibi kaos ortamlarından beslenen altın fiyatlarının son iki yılda yüzde 300 oranında arttığına dikkat çekti…

“GRAM ALTIN 250’DEN 900 TL’YE ÇIKTI…”
Koronavirus salgını öncesinde 250 TL olan gram altın fiyatının salgının ekonomiye olan olumsuz etkileri nedeniyle 500 TL’ye çıktığını anımsatan ÇAKMAKÇI, Rusya Ukrayna Savaşı’nın da etkisiyle gram altının 900 TL’yi aştığını kaydetti.
Altın fiyatlarındaki gidişatı şu an için kestirmenin zor olduğunu ancak, pandemi örneğini göz önüne alarak Rusya-Ukrayna Savaşı’ndan sonra grafiğin yukarı doğru seyredeceği düşüncesinde olduğunu belirten Başkan Fikret ÇAKMAKÇI; ‘’Pandemi öncesi gramı 250 TL olan altın, pandeminin başlamasıyla 500 TL’ye kadar çıktı. Biz o dönem şunu söylüyorduk;  pandemi geçer, fakat bunun ekonomiye etkileri sonradan çıkar. Şimdi de aynı söylemi tekrar ediyoruz; önümüzde Rusya-Ukrayna Savaşı var. Onun için diyoruz ki savaş bitebilir ama savaştan sonraki yıkıntıları, ekonomiye verdiği zararları daha iyi gözlemleyeceğiz. Ekonomideki etkilerini göreceğiz.”

ALTIN FİYATLARINI DESTEKLEYEN UNSURLAR…
“Özellikle ambargoların neticeleri çok önemli. Pandeminin ekonomiye verdiği etkiler ortaya çıktı. Enflasyon olarak, enerji fiyatlarının yükselişi olarak, petrol fiyatlarının yükselişi olarak bize dönmeye başladı. Tabi bu süreç devam ettiği sürece altın fiyatları düşecek diye bir kelime kullanmamız söz konusu olamaz. Özellikle altın fiyatlarının en sevdiği pozisyonlar zaten bunlar. Kaos ortamı. Yani terör olaylarından tutun da merkez bankalarının faiz kararları, pandemiler, savaşlar bunların hepsi altın fiyatlarını destekleyen unsurlar.’’Diye konuştu.

‘’HEP SÖYLÜYORUZ, ALTIN UZUN VADEDE KAZANDIRIR’’
Vatandaşlara tavsiyelerde de bulunan Başkan Fikret ÇAKMAKÇI; ‘’Biz vatandaşa her zaman şunu söylüyoruz; Altın alırken hiçbir zaman günübirlik düşünmeyin. Bugün alayım, yarın para kazanayım diye düşünmeyin. Biz bunu söylememize rağmen vatandaş yine bildiğini yapıyor. Tez vakitte para kazanayım düşüncesine sahip olduğu için de bu tür insanlar elindeki kaybeder. Bizin vatandaşa tavsiyemiz her zaman uzun vadedir. Bunu söylerken en erken 6 ay, bir yıllık bir süreçten bahsediyoruz.’’ Dedi.

‘’DÜNYADA ALTIN REZERVİ 2050 YILI’NDA BİTECEK!..’’
Altın sektörüne yönelik yapılan araştırmaları ve analizleri yakından takip ettiklerini anlatan ÇAKMAKÇI; “Aldığımız bir bilgiye göre Dünyada altın rezervi 2050 yılına kadar var. Bundan sonraki süreçte altın bulanamayacak. Yine aldığımız bir duyuma göre bütün dünya ülkeleri altın yatırımı yapıyor. Ülkeler merkez bankalarını güçlendirme adına savaş durumuna, ekonomik krizlere destek olma adına altına yatırım yapıyor. Ülkelerin yatırım yaptığı yerde vatandaşın altına yatırım yapmaması diye bir şey söz konusu olamaz. Biz her zaman altın güvenli bir limandır diyoruz. Savaşta da altın,  barışta da altın.’’ İfadelerini kullandı.

‘’EKONOMİ İYİ DİYORLAR, YA BİZ BİR ŞEY BİLMİYORUZ YA DA ALDATILIYORUZ?’’
Ekonomideki olumsuzluklar nedeniyle kuyumcu esnafının da zor bir süreçten geçtiğini belirten Fikret ÇAKMAKÇI, şöyle konuştu: ‘’Alım gücü yok. Eskiden yarım kilo sattığımız altın 50 gramlara düştü. Sonuçta biz ürün sattığımız zaman para kazanırız. Bu birçok sektörde böyledir. Arz, talep ve ortada bir kâr marjı oluyor. Asgari ücretin 4 Bin 250 TL olduğu bir ortamda çeyrek altın 1.500 TL. Şu an herkes kan ağlıyor. Bizi yönetenler de diyor ki ekonomi iyi. Ya biz bir şey bilmiyoruz ya da aldatılıyoruz. Bunu başka bir şekilde düşünemeyiz.’’

“YASTIK ALTINDAKİ ALTINLAR EKONOMİYE KAZANDIRILMALI”
Yastık altındaki altınların ekonomiye kazandırılması düşüncesini desteklediğini ifade eden Oda Başkanı Fikret ÇAKMAKÇI, açıklamasını şu ifâdelerle tamamladı; “Cumhurbaşkanından sonra bunu açıklayan benim. Halen söylüyoruz. Yastık altını ekonomiye kazandırın. Belli bir miktar altını olan vatandaşa diyoruz ki getir altınını ekonomiye kazandır. Ev al, arsa al, araba al, çocuğunu evlendir. Yata yata altın büyümez. Onu bir şekilde değerlendireceksin.. Altını kullanmadıktan sonra onun fiyatının yükselmesi bir şeyi değiştirmiyor. Damlaya damlaya topladın göl oldu. Bu gölü aç ki yetiştirdiğin ürünlerden daha fazla kazanç sağlarsın.”

Editör: Haber Merkezi