İkinci yarının ilk iç saha maçında konuk ettiğimiz Belediye Derincespor’u, Yusuf Mert’in attığı gol ile 1-0 mağlup ettik. Yeni transferlerin boy gösterdiği maçta birbirinden farklı iki devre maç oynayan takımımız, hem çok iyi bir görüntü verdi hem de tedirgin etti.
Muammer, Muhammet, Ömer ve Halil İbrahim’in ilk defa seyircisinin önünde başladığı maçta, oyun formatında bazı değişiklikler yapan Bülent Hoca, bunun semeresini alarak, ilk 45 dakikada taraftarlara göze hoş gelen ve tempolu bir oyun oynattı. Savunma dörtlüsünün önünde tek ön libero, onların önünde 3’lü bir orta saha ve ileride sürekli ikili çoğalma ile oyunu rakip alana yıkıp, hızlı ve kolay pozisyon bulmayı başardı. Muhammet Gönülaçar, tek ön liberoda takımı adeta yöneterek, istekli ve tempolu bir oyun ortaya koydu. Yağızcan, Maksut ve Kerim, sürekli toplu topsuz rakip savunmaya sızma yaparak ilerde çoğalarak etkili oldular. İbrahim, sık sık savunma arkasına ve aralara koşu yaparak tek topta-pasta pozisyon bulmaya çalıştı. Daha önceki maçlarda görmediğimiz bu hücum atraksiyonları, yeni bir takım ve yeni bir oyun sistemi sinyalleri verdi. Ercan ve Ali Keten ‘in, Muhammet Gönülaçar’ın varlığında daha özgüvenli hücuma çıkmaları, topu kullanırken daha rahat davranmaları gözümüzden kaçmadı. Beykan’ın cezası sebebiyle takımda olmaması, Kerim ve Ömer’in performansını artırdı. Sorumluluk alan Kerim, daha dikine ve kreaktif oynayarak tirübünlerden tam not aldı. Önü sürekli açık olan Ömer, ilk maçına oranla daha fazla hücuma çıkarak faydalı işler yaptı. Ayrıca ilk yarının son dakikasında yaptığı kademe ve ikinci yarıdaki çizgiden çıkardığı top ile skora direk etki ederek göz doldurdu. Maçın ilk yarısında, pozisyon vermeden, rakip kalede çok net 3 gol pozisyonu bulan takımımızda tek eksik, Maksut’un silik görüntüsüydü.
İkinci yarıda aynı tempo ile farkı açarak rahat kazanmayı beklerken, oyundan düşmemiz ve çözümsüz kalmamız herkesi şaşırttı. Rakip Derincespor, 10 kişi ile savunma yapmaya devam edip, oyuna direnç koyunca ilerleyen dakikalarda fizik olarak oyundan düştük. Özellikle hücum hattında, bireysel yeteneklerini öne çıkararak sorumluluk alan herhangi bir oyuncumuz olmayınca, ve topu ayağımızda tutamayınca etkili olamadık. Orta alanda baskıya karşı koyamadık, hücum hattında erken top kayıpları yapınca da rakibimize öz güven geldi. Yağızcan- Mikail değişikliği çok fark yaratmayınca orta alanda oyundan düştük. Gönülaçar’da uzun boylu rakip forvete yakın oynamak için savunmanın arasına girince orta alanda eksik kaldık. Bülent Hoca bu durumu farkedince Mehmet Ablay’ı oyuna atarak çok doğru bir hamle yaptı ancak biraz geç kaldı diye düşünüyorum. Beykan’ın olmayışını ikinci yarıda hissetmedik dersek yanlış olur. Zira hücumda tecrübesi ve bitiriciliği ile oyunu rahatlatan Beykan gibi bir oyuncunun olmaması çok hissedildi.
Ömer, Muhammet ve Ercan sahanın en iyileri olarak göze çarptılar. Ali Keten, Kerim, Yağızcan ve Berşan gitgide daha da iyi oynayarak faydalı işler yapıyorlar. Her ne kadar gol atsa da Yusuf Mert ve özellikle de Maksut, istenilen düzeyde değildiler. Kumaşını iyi gördüğümüz Halil İbrahim ise ilk maçında vasat bir görüntü çizdi. Alışma sürecini atlattığında, tecrübesi ve yetenekleri ile faydalı olacağına inanıyoruz. Önümüzdeki 3 maçlık periyotta fikstür avantajını kullanarak alacağımız 9 puan ile lige yeni bir heyecan geleceğini umuyorum. Yeni heyecan, yeni transferler ve yeni oyun formatı ile bambaşka bir Elazığspor izleme dileğiyle…