‘YAZIK’ İLE ‘KAZIK’ ARASINDAKİ İNCE ÇİZGİ!...

BOYNU BÜKÜK şehir, batısı PARİS, doğusu KÖYLEŞMİŞ YİTİK ŞEHİR,  BAŞIBOŞ KÖPEKLERİN DINGILAFISTIK attığı ana caddelere sahip ŞEHİR, komşuları ÇATIR-ÇATIR gelişirken, yerinde SAYAN KÖYKENT, sözüm ona KÜLTÜR ŞEHRİ ama kültürü bağrında barındıran HARPUT'u, HAZAR'ı VİRANE olmuş memleket, İŞSİZLİKTE rakiplerine NAL TOPLATAN doğunun PARİS'i, fabrikaları tek-tek kapanmış Doğunun İNCİ'si ELAZIĞ... SAHİPSİZ kent, KOMŞULARI yatırımları HAMUDUYLA götürürken, kendisine EKMEĞİN KIRINTILARI reva görülen GAKGOŞ KENT. Bağrında MEMLEKET SEVDALILARINI barındıran, EZAN-BAYRAK-VATAN-MİLLET denildiğinde akan SULARIN DURDUĞU BOYNU BÜKÜK Elazığ... 

ÇALSIN DAVUL-ZURNA; oynasın MAMOŞ-GAKGOŞ... Koltuk-makam sıcak, OH NE HOŞ ne HOŞ... Memleketin ANASI AĞLAMIŞ, GERİ KALMIŞ, YATIRIM almamış kimin neyine... Elazığ YAŞANILIR şehir olmaktan çıktı, son VİTES RAMPA AŞAĞI GİDİYOR. Mertliğin OTAĞI, EŞİ EMSALİ bulunmayan, Türkiye'nin en saygın şehri ELAZIĞ; freni BOŞALMIŞ-ŞOFÖRSÜZ bir kamyon gibi ERPİNİK’ten HIRHIRİĞE doğru almış başını gidiyor…! Bu GÜZELİM şehre çok yazık oldu. Elazığ SAHİPSİZ, Elazığ’da YATIRIM yok. Elazığ’da binlerce İŞSİZ var… Elazığ'da TARIM-HAYVANCILIK bitme noktasında. Tüm dağlarında HAYVAN otlayan Elazığ’da, şimdilerde HAYVANCILIK bitme noktasında. Kahvehaneler tıklım tıklım İŞSİZ dolu, iş yok. Elazığ her geçen gün KAN KAYBEDERKEN kılını kıpırdatanların sayısı bir elin 5 parmağını geçmiyor. Elazığ SORUN yumağı. Kaldırımlar İNSANLARA, caddeler ARABALARA yetmiyor. Verilen SÖZLER tutulmuyor, BU MEMLEKETTE; ömrü 6 ay olan geçici İSTİHDAMLARA, yollara yapılan YAMALARA, dizilen 10 tane KALDIRIMA, dikilen 3 tane LALE’ye, BAŞKA illerden HİBE alınan araçlara, daha HAFRİYATI bitmemiş SAĞLIK OCAĞI görünümünde ki TEMELLERE, üç tane ÇÖP KONTEYNERE BÜYÜK HİZMET deniliyor…  Yatırım için Elazığ'a gelen İŞ ADAMI, aynı gün, aynı UÇAKLA ELAZIĞ DAN KAÇIYOR... Velhasıl kelam; Elazığ RAYDAN ÇIKMIŞ TREN GİBİ…  

Değerli okurlar... Sizi bilmem ama naçizane fikrim her zaman bardağın boş tarafına bakmamak lazım... Huyumdur; her zaman bakmakla görmek arasında ki İNCE çizgiye çok dikkat eder ve bakmak ile görmenin arasında çok büyük bir fark olduğuna inanırım. Evet herkes bakar lakin herkes göremez... Gelelim sadede; bazen eş, dost, arkadaş bana sitem ederler... Neden hep NEGATİF siniz diye... Maalesef öyleyim, mesele Elazığ ise, mesele Elazığ’ın sorunları ve bu sorunlara DUYARSIZ kalanlar ise, kabul ediyorum NEGATİF’im! Şu memleketin haline bir bakın ALLAH aşkına... Sanki SIFIR SORUN, her şey GÜLLÜK GÜLİSTANLIK... Millet REFAH içinde... İstediğin yerde istediğin şekilde ÇÖPLE karşılaşabiliyor, KALDIRIMLARA park!!! edilen araçlar yüzünden caddede yürümek zorunda kalabiliyor ve hatta ARABANIN ALTINDA KALMA gibi bir ŞANSA SAHİP olabiliyorsun... YEŞİL ALANLARDA kurulan ÇAY OCAKLARI sayesinde BASILMASI YASAK ÇİMler üzerine sandalye atıp ÇAY İÇEBİLİYOR, ÇEKİRDEK ÇİTLEYİP yerlere RAHATÇA TÜKÜRE BİLİYORSUN... MERKEZİ cadde ve sokaklar asfalt olduğu için RAHATÇA araba sürebiliyor, YETİM bırakılmış ve yolları asfalt yerine YAMALANMIŞ sokaklarda ise aracının TÜM amortisörlerini patlatma şansı yakalaya biliyorsun... Mesela SÜRSÜRÜ'den GAZİ CADDESİne gelene kadar 40 tane DİLENCİ ile karşılaşma LÜKSÜN var, yada İKİ KİŞİNİN YAN YANA yürüyemediği!!!, bazı esnafların sattığı eşyalarını TEŞHİR İÇİN BABASININ MALI GİBİ KULLANDIĞI kaldırımlarda günde 40 tane VATANDAŞA çarpa biliyorsun... MARKETTE pahalıdır diye bulamadığın sebzeyi-meyveyi yada esnaf da bulamadığın herhangi bir şeyi ŞEHRİ İSTİLA EDEN İŞPORTACILARDAN rahatça alabiliyorsun. YATIRIM GELMEDİ, BELEDİYE'nin bol bol ARSA SATTIĞI,  yapılması planlanan yatırımların çoğunun SÖZDE kaldığı, işsizliğin TAVAN yaptığı, köylünün KUZOVA'dan, ULUOVA'dan (SULAMADAN) umudunu kestiği.... ohooo bunlar mesele değil... Bunlar UFAK işler...  

Mesela: ELAZIĞ'ın çok ciddi sorunları var… 

BÜYÜKŞEHİR olmakla ilgili beklentileri var,  

DEPREMSELLİK sorunu var,  

İŞSİZLİK sorunu var,  

EĞİTİMLE ilgili sorunları var,  

Fırat Üniversitesi'nin SORUNLARI var,  

YATIRIM ve ÖDENEKLERDEN yeterince istifade edememe sorunu var,  

KÖYLÜSÜNÜN ve ÇİFTÇİSİNİN sorunları var. Var da var, yazmakla bitmez...  

Elazığ'ın ekonomik, kalkınma, gelişme ve yatırım alma bazında çevre illere göre geride kalması beni çok huzursuz ediyor. Elazığ'ın ‘BÜYÜK’ sorunlarını çözme, Elazığ'a yatırım yapılmasına ‘katkı’ sağlama adına Milletvekillerinin, Elazığ Valiliği’nin, Elazığ Belediyesi’nin, tüm ‘esnaf odaları’ ile SİAD’ların ve bu konuda üzerine görev düşen tüm kurumların el birliği içerisinde harekete geçmelerinin zamanı gelmedi mi sizce?  

Özellikle Elazığ’da ekonominin bel direği olan ancak zor günler geçiren esnaflar ile ilgili Elazığ'da bulunan esnaf odalarının ‘makbuz’ kesme, ‘sertifika’ verme, ‘kurdele’ kesme gibi işlerin dışında ASIL vazifelerini yapma zamanı gelmedi mi sizce? 

Elazığ'ın tarım ve hayvancılık sektörlerinin sorunları, DAP, FKA gibi kurumların sağlamış olduğu desteklerin artırılması, Çimento Fabrikası’nın şehir dışına taşınmasının zamanı gelmedi mi sizce? Birileri  ŞAKŞAK'a, YALAKALIĞA, POFPOFLAMA ya, YAĞDANLIĞA, devam ettikçe bu UFAK meseleler olur, olacakta. N'olmuş bakın Elazığ'a; MAŞALLAHı yok mu?... ALLAH aşkına!...