Kıymetli okuyucularım, Üniversitelerde uzun zamandır öğrenci tercihine kapatılan bölümlerin durumunu sizlerle paylaşmak istiyorum. Son yıllarda Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) tercihe kapatılan bölümlerin tekrar öğrenci alabilmesi için her yıl belirli zamanlarda bölümlerden tercihe açılması için dosya hazırlanmasını istemektedir. Ancak temel sorunu/sorunları ve kapanan bölümlerin kamuya doğurabilecek zararları detaylı bir şekilde analiz etmek gerekir.
Şu anda ÖSYM tercih kılavuzunda yer bulamayan bölümler zamanında bölüm açmak için tüm kriterleri yerine getirmiş ve bu bölümler açılmıştır. Daha sonra tercihe kapatılan bölümler ne kadar başvuru yaparlarsa yapsınlar çok düşük bir oranda bölümlerin tekrar açıldığına şahit olduk. Başvuruların büyük orandaki kısmı ise maalesef olumsuz sonuçlanmıştır. Halkın anlayacağı bir dilde sadece önemli olan bir kriteri bölüm açmak için izah edersek, aslında sadece ilgili bölümün alanında üç öğretim üyesine ihtiyaç duyulmaktadır. Laboratuvar ve sınıf gereksinimlerini saymazsak en önemli parametre alanında mezun olmuş üç öğretim üyesi ile yüzlerce bölüm YÖK tarafından açılmıştır. Ancak özellikle Mühendislik bölümlerine 300 bin taban puan uygulaması getirildikten sonra bazı bölümlerin kontenjanlarının çok eksik kaldığı görülmüş ve nihayetinde ise bu bölümler boş kalarak artık tercihe kapatılmıştır. Ülkemizin gelecek meslekleri ile planlama yapılırken bu bölümlerden mezun olacak öğrencilerin istihdamları en önemli konudur. Bu bölümlerden mezun olan öğrenciler istihdama yönelik bir programlama yapılmadığı için çoğunlukla ya boş kalmıştır ya da mesleğini yapmamıştır. Ve bölümlerin tercihe kapatılmasında da en önemli unsur olarak ilgili bölümün bir önceki yıl ki Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) sonuçlarına göre oluşturulan bölüm kontenjanlarının DOLULUK YÜZDE ORANI’dır. Bu oran eğer % 90 değilse o bölümün tekrar tercihe açılmasına ve ÖSYM kılavuzunda yer almamasına karar verilmektedir.
Ülkemizin her köşesinde açılan üniversitelere ve bölümlerine tercih yapacak öğrencilerin tercih yapacağı Üniversite’ye coğrafi etkenlerden dolayı eşit mesafede bakmadığı aşikârdır. Yani Şırnak Üniversitesinde bulunan Enerji Sistemleri Mühendisliği bölümü ile Fırat Üniversitesinde bulunan Enerji Sistemleri Mühendisliğini öğrenci aynı kefeye koymamaktadır. Aynı kefeye koymadığı bölüm tercihinde ise aynı doluluk oranı ile muzdarip edilmemesi gerekir. Daha ayrıntılı ifade etmem gerekirse örnek aldığımız Şırnak Üniversitesindeki bir bölümün doluluk oranı ölçeğinde neden yine örnek verdiğimiz Fırat Üniversitesi olsun ve mağduriyet yaşasın. Şimdi belki okuyucularımız diyecek ki İstanbul’daki veya Batı ve Akdeniz bölgesi Üniversiteleri ise Fırat Üniversitesinin bölümlerinin oranlarına pozitif katkı yapıyor, o ne dersiniz derlerse? Ona da şu cevabı vermek istiyorum ülkemizin özellikle Batı ve Akdeniz bölgesi Üniversiteleri yıllık bölüm kontenjanlarını çok fazla gösterdikleri ve II. Öğretim programlarını açık tuttukları için ve bu bölümler fazlasıyla dolduğu için bu durum da Doğu’da bulunan Üniversitelere tercih anlamında zarar verilmektedir. YÖK’ün yurdumuzun Batı ve Akdeniz bölgesi Üniversitelerinin kontenjanlarını makul seviyelere düşürmesi gerekir ki yine ülke kapsamında bir bölümün doluluk oranı yüksek çıksın diyebiliriz. Temelde 2 yanlış uygulama yani doluluk oranının çok yüksek oranda olması ve ülkemizin yoğun tercih bölgelerindeki bölümlerin kontenjanlarını çok yüksek tutması Doğu ve İç Anadolu bölgesindeki bölümlerin tercihe kapatılmasına sebebiyet vermektedir.
İvedi bir şekilde YÖK ve ÖSYM’nin veya karar vericilerin bu yanlışlardan dönmesi gerekir. Ülkemizin coğrafi nedenleri nedeniyle bazı bölgelerinin tercih edilmemesinin nedenleri ayrıntılı bir şekilde tüm paydaşlarla müzakere edilerek, çözüm yollarına bakılmalıdır. Örneğin Mühendislik alanında Türkiye’de sürekli ilk 5 üniversite içerisinde olan ve Dünyadaki bilim insanları sıralamasında ise ilk yüzde 2’lik dilime giren akademisyenleri ile Türkiye’de 2021 yılında ikinci, 2022 yılında ise üçüncü olan ve bünyesinde iki mühendislik eğitimi veren fakültesi (Teknoloji ve Mühendislik Fakültesi ) bulunan 50 yıllık geçmişi olan Fırat Üniversitesi gibi köklü üniversiteler maalesef çok büyük zararlar görmektedir.
2022 yılı YKS sonuçlarına göre Teknoloji Fakültesinde bu yıl tercihe kapalı olan veya kontenjanları eksik olan bölümler; Enerji Sistemleri, Elektrik-Elektronik, İnşaat, Makine, Mekatronik, Metalurji ve Malzeme Mühendisliği ve Otomotiv Mühendislikleri bölümleridir. Mühendislik Fakültesinde ise bu yıl tercihe kapalı olan veya kontenjanları eksik olan bölümler; Bilgisayar, Biyomühendislik, Çevre, Jeoloji, Kimya, Makine, Mekatronik ve Metalurji ve Malzeme Mühendislikleridir. Bu bölümlerdeki laboratuvar altyapısı ve akademisyen sayılarına bakıldığında gerçekten de maddi ve manevi olarak ülkemize olumsuz sonuçlar doğuracağı açıktır. Akademisyen ve laboratuvar sayılarını 50 yıllık Üniversite için tahmin etmek zor değildir.
Son 4-5 yıldır hükümet yetkilileri olumlu bir adım atarak 15 yıl önce çok popüler olan ve oldukça kaliteli eğitim veren Teknik Liseleri tekrardan canlandırma kararı almıştır. Bu olumlu kararla ileriki yıllarda istihdam yaratılabilecek Teknik Lise bünyelerinde eskiye göre daha özel bölümlere sahip Özel Teknik Liseler açılmıştır. Son 4-5 yılda öğrencileri Teknik Liselere teşvik etmek için hükümet yetkilileri tarafından öğrencilerin eğitim-öğretim ücretleri de karşılanmaktadır. Elazığ’da bu anlamda örnek verirsek 4 adet Teknik Lise Yenilenebilir Enerji bölümü açmış ve her yıl kontenjanlarını tam doluluk oranı ile doldurmuştur.
Yazımızın başında bahsettiğimiz gibi her yıl YÖK yeni program taleplerini belirli aralıkla Üniversitelerden istemektedir. Çok önemli bir örneği burada sizlere aktarmak istiyorum; 2022 yılında YKS tercih kılavuzunda bölümümüzün tekrar öğrenci alımına açılması için YÖK’ün belirttiği süreçte Rektörlüğümüz kanalı ile başvuru evraklarımızı tamamlayıp YÖK’e sunduk. İlginç olan Elazığ ilimizde dört Meslek Lisesinin yetkilileri, Yenilenebilir Enerji bölümünden mezun olabilecek durumda olan öğrencilerimiz Elazığ Fırat Üniversitesinde Enerji Sistemleri Mühendisliğinde okumak istiyor, hem maddi durumları hem de Mühendislik eğitiminin Fırat Üniversitesinde çok iyi olmasından dolayı diyerek bu okullar TALEP YAZISI’nı da yazdılar. Biz de Enerji Sistemleri Mühendisliği olarak YKS-2022 tercih kılavuzunda bölümümüzün açılması için başvuru dosyamıza bu teknik Liselerden aldığımız yazıları da bıraktık ve sonucu bekledik. Teknoloji Fakültesinde tercihe kapalı olan yukarıda saydığımız diğer bölümler de aynı şekilde başvurularını yaptılar. Üstelik Teknoloji Fakülteleri 2009 yılında açılırken uygulama becerisi yüksek Mühendisler yetiştirmek için mevcut bölümlere ilaveten her bölümün Mesleki ve Teknik Ortaöğretim Kurumları (MTOK) bölümlerini açmıştır. Bu bölümlere öncelikle ilgili mesleki ve teknik liselerden mezun olan öğrencilerin yerleşebileceği açıklanmıştır. Bu örnekleri vermemin sebebi, yukarıda başvuru sırasında örnek verdiğimiz dört meslek lisesinden Fırat Üniversitesi’ni tercih etmek isteyen öğrenciler eğer YÖK’ün ilgili kurumları bölümlerin tercihe açılmasını uygun görseydi, daha düşük YKS puanı ile bölümlerimizin MTOK programlarına tercih yapabileceklerdi.
Bir başka önemli konu da 4 yıldır tercihe kapatılan bölümlere yurt dışı uyruklu öğrencilerin rahatlıkla girebildiği ve doluluk oranı gibi bir kilidin bu öğrencilerin karşısına çıkmadığı ama Türk uyruklu öğrenciler için bu şartın bölüm açılmamasına en büyük sorun teşkili olduğu olarak istendiğidir. Yurt dışı öğrencilerin ülkemizdeki üniversitelerde eğitim görmesine karşı değiliz elbette, en doğrusunun karma eğitim olduğunu savunarak, yurt dışı uyruklu öğrencilerle Türk öğrencilerinin beraber okumasının daha faydalı olacağı kanaatindeyim.
Sonuç olarak, yıllar önce ülkemizin gelecek üst eğitim gereksinimlerini karşılamak için açılmış bölümlerin herhangi bir sınırlama veya bariyer ile kısıtlanmaması en doğru karar olacaktır. Mevcut bölümlerin YKS tercih kılavuzunda açık tutulması ve tercih edilen bölümlere öğrencilerin gelecek yıl yerleşip yerleşmemesi durumunun “DOLULUK YÜZDE ORANI ve TABAN PUANI” kıstaslarının esnetilmesi ile ne kadar doğru olacağı sağlanabilir. Öğrencisiz üniversite hiç kimsenin istemeyeceği bir durumdur ve kamu zararı doğuracağı açıktır ve giriş aşamasında kolaylık sağlanması ile öğrenci sayısının artması temennisiyle saygılar sunarım.