SUÇA GİDEN YOL…

Devletin resmi birimi TUİK verilerine göre “Güvenlik birimlerine gelen veya getirilen çocukların karıştığı olay sayısı 2021 yılı içerisinde 499 bin 319 oldu!

Güvenlik birimlerine gelen veya getirilen çocukların karıştığı olayların 132 bin 943’ü suça sürüklenme nedeni ile gerçekleşti. Bu çocukların yüzde 36,6’sına yaralama, yüzde 27,2’sine hırsızlık, yüzde 5,1’ine uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak, satmak veya satın almak, yüzde 4,3’üne tehdit, yüzde 3,8’ine ise cinsel suçları isnat edildi”

İçimiz yanıyor değil mi? Başından sonuna kadar, “eğitim…” diyoruz! Hedef nedir?

“Erdemli insandan erdemli topluma…” “Erdemli insandan erdemli şehre…”

Merkezinde sürekli insanı esas alan tavizsiz, riyasız, dürüst ve samimi bir davranış ortaya koyma! Önceliğimiz ne olmalıdır?

“Aile…” olmalıdır.

O kutsi çatıyı her türlü badirelerden koruyarak yüceltme azminde olmalıyız! Çocuğun ilk gözlerini hayata açtığı mahremiyet çatısıdır,

İlk eğitimini her hâlükârda, “Aile Ocağında…” alacaktır. Çocuk için ilk rol-model şüphesiz ki, “anne ve babadır…” Eğitimin ilk basamağı neresidir?

“Aile Çatısıdır!”

Peki, o aile çatısına devletin imkânları olarak ne kadar gidebiliyoruz? Sorulara elbette cevaplar arayacağız!

Eğitimin ikinci basamağında,

“Aile ve Okullarımız…” geliyor.

“Aile- Okul ve Çevre” bir bütünü oluşturuyor.

Eğitimde mutlaka ama mutlaka, ‘mükemmeli…’ arayacağız!

Çocuklarımız kendilerini gayet sağlıklı, huzurlu, güvenli, istikrarlı bir ortamda olduklarını hissedecekler!

Okullarımız gerektiğinde sosyal ve psikolojik desteklerle ailelerle bütünleşecektir.

Kurum ve kuruluşlar müşterek bir çalışmanın içerisinde; “sosyal, kültürel, iktisadi dayanışma şuurunu…” geliştirmenin içerisinde olmalılar.

İşlenen suçların çeşitliliğine bir daha bakalım;

“Bu çocukların yüzde 36,6’sına yaralama, yüzde 27,2’sine hırsızlık, yüzde 5,1’ine uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak, satmak veya satın almak, yüzde 4,3’üne tehdit, yüzde 3,8’ine ise cinsel suçları isnat edildi”

Her zaman için sağlıklı, esenlikli, huzurlu, güvenli, istikrarlı, doğru, dürüst, samimi, ilkeli, milliyetperver ve vatansever erdemli bir insan olmanın arzusu, niyeti, gayreti içerisinde olmak!

Bu gayretin içerisinde anne ve baba da olacak, idarecisi ve öğretmenleri de muhakkak ki olacak! İçerisinde yaşadığımız toplum içerisinde, ‘suçu önleyici bütün mekanizmaları harekete geçirmek’ sorumluluğunda olduğumuzu da bilmeliyiz.

Erdemli toplum derken elbette ki, “yüksek bir ilimden, adaletten, ahlaktan, moralden…” söz etmeliyiz.

İnancımız, “içinizde hayırda, ihlasta, yardımlaşmada, bir ve beraber olma şuurunda yarışan bir topluluk bulunsun!” diyor.

Birbirine, “iyiliği, güzelliği, hayrı, hasenatı, ilmi, hikmeti, marifeti…” tavsiye ederek kendi içerisinde bütünleşmeye giden bir toplum olmak gayreti…

780 bin km2 vatan coğrafyasında, ‘olmazsa olmazımız…’ millet olarak da, ‘kırmızıçizgimiz’

EĞİTİMDİR! Bu ülke de, “huzura çıkan yol…” eğitimden geçer. Eğitim, bir toplumun GELECEĞİ veya GÜVENCESİDİR…

2021 YILINDA, ÇOCUKLARIN KARIŞTIĞI OLAY SAYISI, 499 BİNLERDEYSE BU BİR SOSYAL VE KÜLTÜREL FELAKETTİR…

Şu ülkenin bütün aydınları kendilerini bu konularda yoğunlaştırmalıdır.

Şöyle veya böyle seferber olmalıyız.

Başta eğitim olmak üzere kendimizi de sorgulayalım.