SIĞINMACILARDA SON DURUM

Birleşmiş Milletler (BM) Uluslararası Göç Örgütü’nün 2024 yılı raporuna göre, en fazla sığınmacı barındıran ülkeler arasında Türkiye birinci sırada yer aldı. Ülkemizde geçici koruma altında 3 milyon 237 bin 585 Suriyeli olmak üzere 4 milyon 613 bin yabancı bulunduğu açıklanıyor. Buna ek olarak 2-3 milyon arasında düzensiz ve kaçak göçmenler de dahil edildiğinde ülkemizdeki yabancı sayısı 8 milyonu buluyor. (1)

Türkiye coğrafi konumu, laik ve demokratik yapısı nedeniyle yoğun bir göç girişine uğramaktadır. 2011 yılında Suriye’de başlayan iç çatışmalar sonucunda Suriyelilerin Türkiye’ye girişi başladı. Daha sonra Afganistan’daki Taliban yönetiminden kaçanlar Türkiye’ye sığındı. Ekonomik ve siyasi nedenlerle Irak ve İranlılarla, yakın Asya ülke vatandaşlarının göç tercihi olduk.

Göç İdaresi Başkanlığı’nın Mayıs 2024 verilerine göre sadece İstanbul’da 530 binden fazla, Gaziantep’te ise 429 bin Suriyeli yaşıyor. İstanbul’da Suriyelilerle birlikte 2 milyondan fazla sığınmacının yerleştiği söyleniyor. İstanbul’un dışında Gaziantep, Şanlıurfa, Hatay, Kilis ve Mersin en çok sığınmacı barındıran iller arasında yer alıyor. 155 bin nüfuslu Kilis’te 70 binden fazla Suriyelinin yaşadığı açıklanıyor. Yani Kilis’te nüfusunun yarısı kadar Suriyeli yaşıyor. Keza Hatay ilimizin bu konuda kritik bir konumda olduğu belirtiliyor. Bu ilimizde 258 bin Suriyeli ile birlikte 500 bin kişiden fazla yabancı uyruklunun yaşadığı bildiriliyor. Özellikle deprem sonrasında, İsraillilerin Hatay’da gayrimenkul edinmesi halkın rahatsız olmasına yol açtı. Son üç yılda gayrimenkul satın alarak T.C. vatandaşlığı verilen İsraillilerin sayısında ciddi artış görüldü. 

Dünya genelinde 281 milyon kişinin uluslararası göçmen durumunda olduğu açıklanıyor. Buna göre dünya nüfusunun yüzde 3.6’sı savaş, ülkelerinin iç siyasi belirsizlikleri, iç çatışmalar ve ekonomik sorunlar nedeniyle göçe zorlanmış ve göçmen, sığınmacı ve mülteci konumuna gelmiştir.

Suriyeli sığınmacıların yaklaşık 13 yıldır yükünü çekiyoruz. Avrupa Komisyonu’nun sığınmacılar için Türkiye’ye ayırdığı bütçe 9 milyar Euro olmasına karşılık, bugüne kadar ayrılan bu bütçenin sadece bir bölümü ödenmiştir. (2) Oysa, başta Suriyeliler olmak üzere bugüne kadar sığınmacılara yaklaşık 50 milyar dolar harcadığımız söyleniyor. Bir taraftan sürekli büyüyen bütçe açığı ve artan borç yükü sorunu yaşarken diğer yandan milyonlarca sığınmacının yükünü taşıyoruz. Bu durum hem güvenlik ve uyum hem de ekonomik yönden ülkemize ciddi sorunlar yaşatıyor. Ayrıca kontrolsüzce gerçekleşen göç dalgalarının ülkemizin demografik ve sosyo-kültürel yapısını olumsuz yönde etkilemesinin yanı sıra kayıt dışı istihdam ve ekonomi etkisi yaratmaktadır. Örneğin; ülkemizde bulunan Suriyelilerden çalışma çağında olanların sayısı 1 milyon 650 dolayında. Bunlardan sadece yaklaşık 77 bini SGK’lı olarak çalışıyor. Kayıt dışı kalan diğerlerinin ne iş yaptığı bilinmiyor.

Bunun dışında, yabancı sığınmacıların doğurganlık oranının bizim azalan seyrimizin tam tersine birkaç katına kadar yükselmesi bir başka sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu hızla gidilirse önümüzdeki yıllarda, bugün için yaklaşık her 100 kişiden 10’u yabancı uyruklu olan nüfus yapımızın bozulması kaçınılmaz olacaktır. Bütün bu sorunlardan kurtulmak adına, sığınmacılar konusunda kalıcı bir proje geliştirmek için hızlı hareket etmeliyiz. 

Kaynakça:

(1)   Saygı Öztürk

(2)   Mülteciler.org.tr