Seçim takviminin netleşmesi ile birlikte partilerin milletvekili aday adayları kendilerini göstermeye başladılar.
Genelde birçok isim konuşmalarda geçse de temkinli yaklaşanların sayısı fazla. Bunda Genel Başkanın açıklayacağı isimlerin aday olacağı; diğerlerinin pek de şansının olmadığı gerçeği ortadadır.
Halkın konuştuğu boş, genel başkanın açıklayacağı listede kazanma şansı olan sıraların; sıradakilerin meclise gideceği su götürmez bir gerçektir.
Seçmen şöyle bir silkelenip kendine geliverse, takım tutar gibi parti tutmazsa, Elazığ’a ve kendine hizmet edeceğine gerçekten inandığı isimleri oy pusulasında görmediği zaman gereken tepkiye verebilse, bugün bu il de bu ülke de çok farklı bir yerde olabilirdi…
Geçen milletvekili seçimlerinde, adaylardan bir tanesi seçmen gezisinde, “Of ben yoruldum, artık gidip dinleneceğim…” Diye mırıldanmış ve etrafındaki seçmen ve görevliler de bunu duymuşlardı… Ne oldu sayın vekilimize? Ben söyleyeyim mi, mecliste dinlenme mesaisine devam etmekte!…
Elazığ için üstün hizmetleri, bitmek tükenmek bilmez gayreti ile Anadolu yıldızı gibi parlayan ilimize şöyle bir bakmanız, sokaklarında gezmeniz yeterli olacaktır…
Acı bir gerçekte var, belirteyim; Bugün yine o vekil ilk iki sıraya konulursa yine meclise gidecektir!
Bu konuda şüphesi olan varsa 15 Mayıs sabahı bana ulaşabilirler...
Bu güzel ilin seçmeni artık kendine çeki düzen vermek zorundadır. Sorgulamalıdır, talep etmelidir, Mütevazılıktan sıyrılmalıdır.
Mümkünse en yakın komşu illerden birini ziyaret ederek, gelen hizmetleri ve sayın vekilleri sorgulayabilmelidir.
Uzun bir aradan sonra Muhalefet partisine gönderilen bir vekilin kısa dönem de olsa ilde ne kadar fark yarattığını anlayabilmelidir!
Bilmem kaç seçimdir devamlı iktidar partisine silme vekil gönderen memleket ile, her seçimde hem iktidardan hem de muhalefetten milletvekili göndererek iline hizmet çekmeyi başaran komşulardan örnek almalıdır.
Gafları ile anılan milletvekillerinden, başarıları ile adından söz ettiren vekillere dönmemiz gerekiyor. Seçildikten sonra ulaşılamaz olan vekillerden artık bu millet sıkılmıştır. Vatandaş, vekilleri, sorunlarını çözmesi için meclise göndermiştir.
Fakat sorunları çözmek yerine sadece seçim döneminde ortaya çıkan ve Elazığ’ımızın sorunlarından bihaber olan vekiller ise yıllardır ulaşılmaz haldedir. Ama ne hikmetse seçimin yaklaştığı şu sıralarda yüzlerinde tebessümle, Elazığ sokaklarında arz-ı endam etmeye de devam etmektedirler! Fazla söze de gerek yok, yaklaşık 140 küsür gün sonra sandıkta hak ettikleri değeri Elazığ seçmeni gösterecektir!
Özellikle iktidar cephesinde, halk arasında dolaşan isimler ise heyecan yaratmaktan uzak, yüzlerde garip ifadeler oluşmasına sebep oluyor. Bunun en büyük nedeni bu isimlerin, daha öncede belli bazı görevlerde bulundukları, bulundukları görevlerde ise kabuklarını kırarak farklı bir şeyler yapamadıklarından kaynaklandığını düşünenlerdenim. İstisnalar olabilir ama genel hava şu sıralar bu şekilde…
Muhalefet cephesinde ise aynı sorun mevcut. Yeni isimler hem merak hem de heyecan yaratıyor olsa bile bir ışık görünmüyor! Elazığ’da tünelin ucu hep karanlık…
Sandık seçmenin önüne yaklaştıkça, siyasetçiler de seçmene yaklaşmaktadır. Sonucun ne olacağı anketlerde kendini az da olsa belli ediyor. Ancak son ana kadar ne olacağını bilemeyiz.
Merhum duayen siyasetçi Süleyman DEMİREL’in bir sözü söylenir durur, “Elazığ seçmenini tahmin etmek çok zordur!..”
Katılmamak elde mi?
Memleketimize hizmet edip, ebediyete intikâl edenleri rahmet ile anıyorum…