FETÖ’nün hain darbe girişiminin üzerinden tam 6 yıl geçti.
Onlar, 15 Temmuz gecesi, FETÖ’nün hain darbe girişimi sırasında şehit olan Elazığlı hemşehrilerimiz… Kimi polis, kimi mühendis, kimi albay olan o yiğitler, 15 Temmuz gecesi canlarını bu vatanın bağımsızlığı için feda ettiler.
ŞEHİT POLİS EYÜP OĞUZ
Ankara Gölbaşı Özel Harekât Daire Başkanlığı’nda görev yapan polis memuru Eyüp Oğuz, 15 Temmuz darbe girişimi gecesi darbecilerin kullandığı F-16’lardan atılan bomba sonucu şehit oldu. Şehit Oğuz, terörle mücadele kapsamında Güneydoğu’nun pek çok ilçesinde görev almıştı.
Elazığ’da doğup büyüyen Oğuz, eğitimini tamamladıktan sonra komando olarak askerliğini bitirdi. Ardından Diyarbakır Valiliği’nin yakın koruma ekibinde çalıştı. 2006’dan itibaren Ankara Gölbaşı’ndaki Özel Harekât Daire Başkanlığı’nda görev aldı. Terörle mücadele sürecinde Güneydoğu’da çoğu kez ölümden dönen Oğuz; Nusaybin, Sur, Cizre gibi pek çok ilçede görevini sürdürdü.
22 YILDIR TERÖRİSTLERLE MÜCADELE EDİYORDU
Gölbaşı'nın Kahraman şehitlerinden 45 yaşındaki Eyüp Oğuz, 22 yıllık meslek hayatında 3 ülke ve 12 kentte terörle mücadele etmişti. 2 erkek çocuk babası Özel Harekat polisi Eyüp Oğuz, ailesine bağlı olduğu kadar mesleğine de bağlıydı. Gönüllülük esasına göre çalışan Oğuz, mesleğini her şeyden önde tutardı.
Şehidin cenaze namazı Elazığ İzzetpaşa Camisi'nde kılındı. Naaşı Harput Mezarlığı'nda gözyaşları arasında toprağa verilen Şehit Eyüp Oğuz için Elazığ Veysel Karani Camii’nde mevlit okutuldu.
Şehit Eyüp Oğuz’un ismi, Elazığ’da bulunan bir imam hatip lisesine verildi.
ŞEHİT CUMA DAĞ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısına kayıtsız kalmayarak darbeye direnmek için meydanlara koşan Cuma Dağ, 15 Temmuz akşamı arkasından giden eşine şehit olmak istediğini söylemişti. Cuma Dağ sırtında al bayrak ile son nefesini vererek şehitlik mertebesine yükseldi. ‘Külliyenin başsız şehidi’ olarak anılan Cuma Dağ, Erdoğan'ın Yenikapı Mitingi'nde ve birçok toplantıda andığı, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önünde cuntacıların helikopterden açtığı ateş sonucu başı koparak vefat eden kişiydi.
“TANKIN ÖNÜNDE BAŞI OLMAYAN BİRİNİ GÖRDÜM”
Bir erkek çocuk babası olan 49 yaşındaki Cuma Dağ, Jeoloji Mühendisi’ydi. Elazığlı olan Dağ, 15 Temmuz akşamı eşiyle birlikte 6 yaşındaki çocuklarını bir yakınlarına bırakarak dışarı çıktı. “Halkımızın, Cumhurbaşkanımızın bize ihtiyacı var” sözleriyle meydanlara koşan Cuma Dağ, eşi Rukiye Dağ’a, "Rukiye ben gidiyorum, inşallah ben de şehit olurum arkadaşlarımla beraber" demişti. Bu sırada eşini gözden kaybeden Rukiye Dağ, sonrasında yapılan hava saldırısı nedeniyle herkesin sağa sola kaçıştığını söyledi. Ve o gece yaşananları şöyle anlattı: “Helikopter geldi. Sicim gibi kurşunlar yağarken, saat 01.00 gibi birden büyük bir gürültüyle bir bomba düştü. Yaralılar arasında eşimi aradım. Cesetleri yara yara ilerledim. En son, tankın hemen önünde başı olmayan birini gördüm. 'Adama ne yapmışlar Allah'ım' dedim. Şoku atlatınca adamı incelemeye başladım. Çoraplar o, pantolon o, ayakkabılar o... Adama yaklaştım. Telefonunda son aramalarda ben vardım, bu eşimdi... Elini tuttum, 'Canım hakkını helal et' dedim. Hâlâ yağan mermilere aldırmadan yanına oturdum, ellerini tuttum, göğsünü sıvazladım. Polis beni uzaklaştırdı, eşimi alamadım oradan."
ŞEHİT POLİS FARUK DEMİR
1996 yılından bu yana Özel Harekât Daire Başkanlığı’nda görev yapan 24 yıllık polis memuru Faruk Demir, darbe girişiminin yaşandığı gece Özel Harekât Daire Başkanlığı’na bomba atıldığını haber alır almaz başkanlığa koştu ve ikinci bombalı saldırıda şehit edildi.
Çok iyi bir keskin nişancı olduğu öğrenilen ve bugüne dek birçok zorlu görevin üstesinden gelen tecrübeli polis memuru Faruk Demir, eşiyle bomba atılmadan birkaç saniye önce konuşmuştu. 2005’te özel harekât polisliğinden ayrılan 2010’da Sosyal Hizmetler’den emekli olan şehit eşi Semra Demir, “Eşim polis okulumdan devremdi, benden sonra özel harekâta girdi. 21 yıllık evliyiz, onun öncesinde de 6 yıllık tanışmışlığımız vardı” dedi.
YILLARCA TERÖR BÖLGELERİNDE GÖREV YAPMIŞTI
İki çocuk annesi Emekli polis Semra Demir, bombalı saldırı haberini aldıktan sonra eşini bulmak için Gölbaşına gitti. Demir, daireye gittiğinde yaralıların kaldırıldığını ve savaş uçaklarının hala gezmekte olduğunu bu yüzden de karartma uygulandığını öğrendi. İlk listede eşinin ismini bulamayan Semra Demir, 16 Temmuz’da oğluyla birlikte DNA testi yaptırdı. 17 Temmuz Pazar günü saat 11’de eşinin şehit haberini aldı.
8 yıl Diyarbakır’da görev yapan ve 13, 19 yaşlarında 2 çocuğa sahip olan Şehit Faruk Demir, en son 9 ay boyunca Nusaybin’de görev yapmıştı.
Şehidin ismi, Aydın Söke’de bir imam hatip lisesine verildi.
ŞEHİT POLİS HÜSEYİN GÖRAL
Gölbaşı Özel Harekat Daire Başkanlığı’nda polis memuru olarak görev yapan Hüseyin Göral, FETÖ’nün bombalı saldırısıyla şehit düştü. Hain saldırıyla şehit olan Göral’ın eşi 3,5 aylık hamileydi.
15 Temmuz darbe girişiminin yaşandığı gece, görev yaptığı Gölbaşı Özel Harekât Daire Başkanlığı’na çağırılan Şehit Hüseyin Göral, FETÖ’cü askerlerin Gölbaşı’na yaptığı ilk bombalı saldırıda hayatını kaybetti.
Polis memuru Hüseyin Göral’ın naaşı memleketi Elazığ’a getirildi. Mevlana Camii’nde namazı kılınan Göral’ın cenazesi, defnedilmek üzere merkeze bağlı Yürekli Köyü’ne götürüldü.
6 AY SONRA ÇOCUĞU OLACAKTI
26 yaşındaki Hüseyin Göral, 6 yıldır polis olarak çalışıyordu. Tayini Ankara’ya çıktığı halde devamlı Silopi, Cizre ve Nusaybin’e göreve gidiyordu. 15 Temmuz günü bayram izni için Ankara’ya gelen Hüseyin Göral, ardında 3,5 aylık hamile bir eş bıraktı. Şehit Polis Hüseyin Göral’ın ismi, Elazığ’da bulunan bir imam hatip ortaokuluna verildi.
ŞEHİT POLİS MEHMET ŞEVKET UZUN
Oğlunun ve vatanın geleceği için polislik mesleğini seçen Şevket Uzun, Borsa İstanbul’da FETÖ’cü askerlerin saldırısıyla şehit oldu. 7 yıllık evli olan Uzun’un, 5 yaşında bir oğlu vardı.
Elazığlı Şehit Mehmet Şevket Uzun, Borsa İstanbul’da darbecilere direnirken şehit oldu. Aslında gazetecilik mezunu olan 31 yaşındaki Mehmet Şevket Uzun, hem oğlunun hem de vatanının geleceği için polis olmayı tercih etmişti.
“KORKMA, ALLAH VAR GAM YOK”
Şehit Mehmet Şevket Uzun’la en son gece 12’de konuşan Nuriye Uzun, eşine korktuğunu söylemiş ve ondan, “Korkma Allah var gam yok. Her şey yoluna dönüyor” cevabını almıştı. Nuriye Uzun, bir daha eşine ulaşamadı. Sabah 10’da eşinin yaralı olduğunu düşünerek hastaneye giden Uzun, orada şehit haberini aldı. Eşinden şu ana kadar bir tek kötü söz duymadığını anlatan Nuriye hanım, Mehmet Uzun’un çok vicdanlı, kimseyi incitmeyen, sabırlı, çok iyi bir baba ve eş olduğunu ifade etti.
Mehmet Şevki Uzun'un cenazesi, memleketi Elazığ'da düzenlenen törenin ardından Ağın İlçesi'ne bağlı Bahadırlar Köyü'nde toprağa verildi.
ŞEHİT POLİS NEDİP CENGİZ EKER
Şehit Nedip Cengiz Eker, Marmaris’te bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın korumak için yola çıkan ve FETÖ’nün darbeci hainleri tarafından otomatik silahlarla taranan polislerden biriydi. Cumhurbaşkanı’nın kaldığı otele yapılan baskında vurulan Eker, olay yerinde şehadete kavuştu. Arkasından ağlayanı olmasın diye yıllarca evlenmek istemeyen Şehit Eker’in, son zamanlarda yuva kurmak istediği ortaya çıktı.
Elazığlı şehit Nedip Cengiz Eker, 41 yaşında ve bekardı. Bir kız kardeşi olan Eker, Muğla’da polis olarak görev yapıyordu. Eskişehir Anadolu Üniversitesi Maliye Bölümü’nü bitiren Nedip Cengiz Eker, daha sonra polislik sınavlarına katılmış ve İzmir’deki polislik okulundan mezun olduktan sonra göreve başlamıştı.
“ÇOK TEMİZ YETİŞTİRDİK”
Kendisine 15 Temmuz akşamı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için koruma görevi verilen Eker, yanındaki ekiple birlikte Marmaris’e, Cumhurbaşkanı’nın kaldığı otele gitti. İlk önce oteli tarayan darbeci askerler, sonrasında otelin etrafına gizlendi. Şehit Eker’in de içinde bulunduğu polis ekibinin yaklaşmakta olduğunu gören darbeci hainler, polisleri de taramaya başladı. Saat 03.45 sularında gerçekleşen olay sonucu Polis Memuru Nedip Cengiz Eker, olay yerinde şehadete kavuştu. Tüm Marmaris’in oğlunun cenazesinde ağladığını anlatan Baba Nihat Eker, oğlu için “Biz onu çok temiz yetiştirdik” diye konuştu.
Şehit Nedip Cengiz Eker, 17 Temmuz Pazar günü Aydın’ın Efeler ilçesinde defnedildi.
Şehidin ismi, memleketi Aydın Efeler’de bulunan bir mesleki ve teknik anadolu lisesine ve Tunceli’de bulunan bir ortaokula verildi.
ŞEHİT PİYADE KURMAY ALBAY SAİT ERTÜRK
15 Temmuz gecesi FETÖ tarafından düzenlenen hain kalkışmayı televizyondan haber alan Piyade Kurmay Albay Sait Ertürk, arkadaşı Kartaltepe Kışlası Komutanı Piyade Albay Davut Ala ve bir astsubayla buluşarak, istişarelerde bulundu. Toplantı sonunda, iki arkadaşı ve Ertürk, 66. Zırhlı Tugay Komutanlığının darbeye desteğinin engellenmesi gerektiğine karar verdi.
Ertürk ve Ala, tamamen kendi inisiyatifleriyle, yanlarına aldıkları üç polis ve üç uzman çavuşla tugaya giderek, o kara gecenin en önemli mücadelelerinden birini verdi.
Gece 03.30’da eşi Ceylan Ertürk’le konuşan Sait Albay, kendisini merak etmemesini, valilikten gelen bir araçla olayların olduğu yere gidip hainleri sabaha kadar yakalayıp derderst edip teslim edeceklerini, sabah kadar bu işin biteceğini söyledi.
“TESLİM OLMANIZI EMREDİYORUM”
İki komutanın liderliğinde kurulan dörder kişilik iki tim, tankların, silahların ve askerlerin dışarı çıkmasını engelleyerek, tugay içindeki hareketlenmeyi durdurdu. Darbeci askerleri yakalamak için karargâha arkadan yaklaşan Sait Albay ve beraberindeki bir polis, iki uzman çavuşun karşısına darbeci hainler çıktı. Sait Albay onlara önce kendisini tanıtarak, “Ben 3. Kolordu Harekât Yar Başkanı Albay Sait Ertürk, teslim olmanızı emrediyorum” dedi. Hainler, “Sen bize teslim ol” karşılığını verdi. Sonrasında çıkan çatışmada önce polis memurları, sonra Albay Sait Ertürk şehit oldu.
15 Temmuz darbe girişiminde şehit olan askerlerin en kıdemlisi olan 47 yaşındaki Piyade Kurmay Albay Sait Ertürk’ün, iş yerindeki masasında ve o gece yanında götürdüğü çantasında şehitlikle ilgili 2 tane şiir bulundu. Şehit Kurmay Albay Sait Ertürk'ün, o gün yanında bulunan not defterinin ilk sayfasında yer alan Yahya Kemal Beyatlı'nın "26 Ağustos 1922" başlıklı şiirinin şu mısralarının yazılı olması dikkati çekti.
"Şu kopan fırtına Türk ordusudur ya Rabbi
Senin uğrunda ölen ordu budur ya Rabbi,
Ta ki yükselsin ezanlarla müeyyed namın,
Galip et, çünkü bu son ordusudur İslam'ın."
“Said olmasaydı bugün İstanbul yoktu”
Sait Ertürk'ün eşi Ceylan Ertürk, "Sait, gerçek bir vatanseverdi. Askerlik onun için havaydı, suydu, yediği ekmekti, her şeyin önündeydi. Taziye için beni arayan komutanlardan şu ifadeyi kullananlar oldu; 'Sait olmasaydı, bugün İstanbul yoktu.' Tabii ben bunun yanına Davut Albay'ı da ekliyorum" açıklamasında bulundu.
Piyade Kurmay Albay Sait Ertürk'ün cenazesi, Ankara'da Cebeci Şehitliği'nde toprağa verildi.
66. Zırhlı Tugay'da verdiği mücadeleyle İstanbul için kilit rol oynayarak, tugayın darbe girişimine desteğini engelleyen Şehit Kurmay Albay Sait Ertürk’ün ismi, Tekirdağ’ın Ergene İlçesi'nde bulunan Omurtak Kışlası'na verildi.
ŞEHİT TAHSİN GEREKLİ
15 Temmuz gecesi, FETÖ hainlerine direnmek için İBB binası önüne gelen 39 yaşındaki Tahsin Gerekli, Vezneciler’de açılan ateş sonucu şehit edildi. Evli ve 5 çocuk sahibi Gerekli, tekstil işçisiydi.
“DARBE GİRİŞİMİNİ DUYAR DUYMAZ KOŞTU”
Şehidin babası Nuri Gerekli, “15 Temmuz gecesi oğlum bu darbe girişimini duyar duymaz arkadaşlarıyla beraber, ilk olarak Bayrampaşa Çevik Kuvvet önüne, daha sonra Vatan Caddesine, ardından da Saraçhanedeki İBB binasına koşmuş. FETÖ terör örgütüne karşı orada şehit düşmüş. Haberi bize gece saat 02.30’de ulaştı. Oğlum şahadet şerbetini içti. Allah rahmet eylesin. Allah devletimize ve milletimize zeval vermesin” dedi.
Şehit Tahsin Gerekli Şirinevler Ulu Cami'de kılınan cenaze namazının ardından Edirnekapı Şehitliğinde defnedildi. Şehidin ismi İstanbul Avcılar’da bir imam hatip ortaokuluna verildi.