Diyarbakır Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun ilgili kararının yanı sıra 1 ve 2. AFAD Raporları’nı dayanak gösteren Doğru Parti Genel Başkan Yardımcısı ORKUN, tarihî taş köprünün yıkımının işletmeci Yıldızlar SSS Holding tarafından dökülen pasalardan kaynaklandığının tespit edildiğini hatırlattıktan sonra; raporlara rağmen bugüne kadar ilgili kurumlar tarafından 2863 Sayılı (Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu) Yasa hükmü yok sayılarak herhangi bir işlem yapılmadığına dikkât çekti…
Maden’de halihazırda faaliyet gösteren Yıldızlar SSS Holding’in bu heyelana neden olmasına rağmen soruşturma yapılmadığını Karayolları Genel Müdürlüğü’nden aldığı bilgi kapsamında öğrendiğini ifade eden Cezmi ORKUN; ‘’Geçmişine sahip çıkmayanın geleceği olmaz sözüne atfen bu vurdum duymazlık karşısında sessiz kalmadım, kalmayacağım.’’ dedi.
TARİHİ KÖPRÜNÜN YIKILMASINA NEDEN OLAN FİRMAYA HİÇBİR İŞLEM YAPILMAMIŞ!
Doğru Parti Genel Başkan Yardımcısı Cezmi ORKUN, Tarihi Maden Köprüsü’nün yıkılması ve sonraki süreçte yıkımdan sorumlu kişilerle ilgili gelişmeleri yakinen takip ettiğini ve bundan sonra da takip edeceğini ifade ederek şunları söyledi; ‘’Maden’de 30 Ekim 2019 yılında yıkılan tarihi ve tescilli Maden Köprüsü’nün sorumluları için herhangi bir işlem yapılmamıştır. Orada Halen çalışmakta olan firmanın (Yıldızlar SSS Holding) bu heyelana sebep olduğu belgelenmesine rağmen, Karayolları Genel Müdürlüğü tahsis ve sorumluluğunda bulunan bu tarihi taş köprünün kaderine terk edilmiş olduğunu, bu tarihi eserin yıkımına sebep olan bu firma ve ilgililer hakkında görevi ihmal ve görevi kötüye kullanma amaçlı yürütülen bir soruşturma olup olmadığını, mevcut bir soruşturma yok ise bu konuda yapılan ya da yapılması planlanan yasal işlemler olup olmadığı ve bu konuda oluşan kamu zararının takibinin yapılıp yapılmayacağı hususları hakkında, gerekli bilgilerin tarafıma bildirilmesi yönünde talebim oldu.’’
‘’KARAYOLLARI YIKIMA NEDEN OLAN FİRMA HAKKINDA HERHANGİBİR İŞLEM YAPMAMIŞTIR’’
‘’Karayolları Genel Müdürlüğü bilgilendirilme talebime karşılık, kendi tahsis ve sorumluluğunda bulunan bu tarihi taş köprü konusunda, özetle yasal ve hukuki bir işlem yapılmadığını ifade etmiştir. Bunun üzerine yeni bir dilekçe ile bu konularla ilgili yasal bir işlemin yapılıp yapılmayacağını, yöre insanı, emekli genel müdür ve siyasi bir kişilik olarak, tarihi maden köprüsü hakkında bahse konu hususları yargıya taşıyacaklarına inandığımı, İlçe üzerinde oynanan oyunlara fırsat vermemelerini ve ilçenin tarihi yapılarından olan bu eserin Maden ilçemize kazandırılması ile oluşan zararların tazmini konusunda yapılacak işlemlerin tarafıma bildirilmesini tekrar talep ettim. Ayrıca, halen daha çalışmakta olan firmanın bu heyelana sebep olduğu belgelenmesine, ikinci köprünün kullanılmaz hale gelerek görüntü kirliliği oluşturmasına ve tarafınızca bir üçüncü köprünün devletin bütçesinden karşılanmasına rağmen, sorumlular ve ilgililer hakkında bir işlem yapılmamasını manidar bulduğumu belirttim.’’
‘’KARAYOLLARI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ AFAD’A, AFAD İSE VALİLİĞE TOPU ATTI!’’
Karayolları Genel Müdürlüğü dilekçeme cevaben tarihi Maden köprüsü hakkındaki tüm sorularıma konu yasal muhatabın “Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı” olduğunu belirtti. Sonraki süreçte yaptığım tüm bu yazışmaları ekleyerek AFAD’a yeni bir dilekçe yazdım. AFAD tarafından gelen yanıt ise “İlgili dilekçede belirtilen konunun, valiliğinizce (İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü) değerlendirilerek, dilekçe sahibine bilgi verilmesi hususunda bilgilerinizi ve gereğini rica ederim.” şeklinde oldu.’’
‘’ELAZIĞ VALİLİĞİ’NDEN BU KONUDA TAVİZSİZ BİR YAKLAŞIM BEKLİYORUZ…’’
Maden Köprüsü’nün tarihi bir değer olduğunu hatırlatan Doğru Parti Genel Başkan Yardımcısı Cezmi ORKUN, Maden Köprüsü’ndeki yıkımın takipçisi olacağını ve Elazığ Valiliği’nim bu konuda tavizsiz bir yaklaşım sergilemesi gerektiğini söyleyerek açıklamalarını şöyle sonlandırdı; ‘’Bir Elazığlı olarak ilimize, ilimizin tarihi değerlerine sahip çıkmak adına çalışmalarımı devam ettireceğim. Tarihimize sahip çıkmak adına valiliğimizin bu konuda tavizsiz yaklaşımını bekliyor, ilgililerin “artık tavşan kaç tazı tut” oyununa son vermelerini diliyorum. Geçmişine sahip çıkmayanın geleceği olmaz sözüne atfen bu vurdum duymazlık karşısında sessiz kalmadım, kalmayacağım. Yasal her türlü haklarımız saklı kalmak kaydı ile konunun takipçisi olacak ve sonucu tüm hemşerilerimle paylaşacağım.’’
