Seçim kampanyasını kapsamında Keban ilçesinde esnaf ziyaretlerinde bulunan ve vatandaşlarla biraraya gelen MHP Elazığ 1. Sıra milletvekili adayı Semih Işıkver “İlimizin ve ülkemizin gurur kaynağı Keban Barajı’nı bünyesinde bulunduran Keban ilçemizi ne yazık ki siyasi irade ve bu iradenin oluşturduğu statüko karanlıkta bırakmıştır. 14 Mayıs sonrası kurulan bu masayı yerle yeksan etmek benim boynum borcudur ” dedi.
KEBAN BUGÜN VARLIK İÇİNDE YOKLUK ÇEKEN BİR İLÇE OLMUŞTUR
Milliyetçi Hareket Partisi Elazığ 1. Sıra milletvekili adayı Semih Işıkver seçim kampanyası çerçevesinde Keban ilçesinde esnaf gezisi ve işyeri açılışına katılarak vatandaşlarla bir araya geldi. Balıkçılık yapan çok sayıda Kabanlı vatandaş Fırat nehri kıyısında veya baraj gölünde yer alan üretim çiftliklerinin yol ve elektrik sorununun yıllardır çözüme kavuşturulamadığını ve hiçbir GSM operatörünün bu bölgede yatırım yapmamasından dolayı şebekelerin iletişim sağlamadığını ifade ettiler. Keban ilçesinde yer alan Meslek Yüksek Okulu Öğrencileri de okullarında bir kantin bulunmadığını ve bunun sıkıntısını yaşadıklarını dile getirerek Işıkver’den destek istediler.
Vatandaşları ve MHP Keban ilçe teşkilatı yetkililerini de dinleyen Işıkver daha sonra yaptığı konuşmada Keban ilçesinin sahip olduğu Keban Barajı ile hem şehrimizin hem de ülkemizin yıllarca gurur kaynağı olduğunu ifade etti. MHP Elazığ 1. Sıra Milletvekili adayı Semih Işıkver burada yaptığı konuşmada 2019 seçimlerinde kendisini en fazla üzen sonucun Keban ilçesinde kaybedilmesi olduğunu söyledi. Işıkver konuşmasında, “Bugün bu şehirde on ülkü devi isim sayın deseniz bunun hiç abartısız dördü Kebanlı’dır. Keban ilçemiz milli ve manevi değerleri ile en öne çıkan ilçemizdir. Ülkücü hareketin bayrak isimlerini bağrından çıkarmış bir ilçedir. Merhum Başbuğ Alparslan Türkeş’in ziyaret ettiği ender ilçelerden biridir. Bu ilçede son seçimlerin kaybedilmiş olması yüreğimde bir ukde olarak kalmıştır.
Çünkü hem bu sahip olunan değerleri olan bir ilçe hem de son 20 yılda siyasi iradenin kurmuş olduğu statüko ile kaderine terk edilmiş bir ilçe. Tüm bu gerekçelerle Keban halkının öyle bir silkelenmesi gerekirdi ki, buradan MHP hariç hiçbir partiye bir tek oy bile çıkmaması lazımdı. Çünkü bu ilçeye ne yapılmışsa MHP vekilleri döneminde yapılmıştır. Bugün tüm esnafları ziyaret ettim. Bir iki işyeri hariç alışveriş yapan müşteri yok. Keban Barajı ören yerine giriş çıkışlar İlçe üzerinden yasaklandığından iç turizm için bir cennet olan bölge kapalı durumda. Şehir merkezinden vatandaşların dünya harikası bu mekanlardan faydalanması için ilçe esnafından alışveriş yapması ve piknik alanına geçmesi engellenmiş durumda.
Türkiye’nin en büyük Alabalık yetiştiriciliğinin yapıldığı bu ilçede yerel küçük üreticilerimiz kendi yollarını kendi imkanları ile yapıyor. Ancak statükonun emrettiği dışarıda gelen özel firmaların yolu devlet imkanları ile yapılıyor. Üretimin olduğu bölgede balıkçı kardeşimizin başına bir iş gelse iletişim sağlamak için hiçbir GSM operatörünün telefonu çekmiyor. Bu üretim çiftliklerinin elektrikleri bulunmuyor. Tüm bunlara rağmen ülkemizin en fazla Alabalık üreten bölgesi konumundayız. Yani insan siyaset kurumundan ve bu bölgeye reva görülen bu yaklaşımda utanç duyuyor. Genç kardeşlerimiz kantinimiz yok diyor.
Yani bu kadar sahipsizlik hakikaten çok fazla. Ülkemizin yıllarda enerji ihtiyacının büyük kısmını karşılayan ve hala aynı değerini koruyan Keban ilçesi ülkemizin 6 bölgeye ayrıldığı Sosyal Gelişmişlik Endeksi sıralamasında ise 4’üncü grupta bulunuyor. Bana bu ilçeden oy çıksın veya çıkmasın Semih Işıkver olarak söz veriyorum. 14 Mayıs sonrası kurulmuş olan tüm statüko masasını yerle bir edeceğim. Keban’ın sahipsiz olmadığını göstereceğim. Çünkü biz Keban’ın toparlayamazsak Elazığ’ı kalkındıramayız” ifadelerinde bulundu.