Türkiye Ekonomisinin lokomotif sektörlerinden biri durumundaki esnaflar, son dönemde temel gıda ürünlerinde yaşanan tedarik sorunu ve fahiş zamlardan dolayı zor günler yaşıyor. Ülke genelinde yaşanan krizin sancısı Elazığ’da iki kat daha hissediliyor. Esnaflar deprem, pandemi ve ekonomik krizin etkileriyle perişan olurken, bu günlerde de ayakta kalabilmek ve ezilmemek için mücadele ediyor…
TARHAN; “ESNAFIMIZ EKONOMİK KRİZİ İLİKLERİNE KADAR HİSSETTİ!”
Elazığ Lokantacılar ve Tatlıcılar Esnaf Odası Başkanı Zülfü TARHAN, Gazeteniz TURAN’a yaptığı açıklamada, Ülke genelinde yaşanan ekonomik krizin en çok esnaf kesimini olumsuz etkilediğini, esnaf kesiminden de lokantacılar, pastacılar ve tatlıcıların ciddi anlamda sıkıntı yaşadığını kaydetti.
‘’Ekonomideki sancıları esnafımız iliklerine kadar hissetti” diyen Başkan TARHAN: ‘’Son zamanlarda temel gıda ürünlerinde yaşamış olduğumuz tedarik noktasında ve fiyat anlamındaki sıkıntılar ortadadır. 2 aydır pastacı, tatlıcı imalatçılarımız şeker tedariki noktasında sıkıntı yaşadı. İlimizde şeker fabrikası olmasına rağmen burada şeker alamadık. Bayilerin kucağına itildik. Bayilerden çok yüksek fiyatlardan şeker almak zorunda kaldık. İmalatçı esnafımız bayi bayi dolaşıp kiloyla şeker toplamak zorunda kaldı.” Dedi…
“YAĞ FİYATLARINDAKİ ARTIŞ BÜYÜK SIKINTI YAŞATTI”
Yağ fiyatlarına gelen yüksek zamların esnafı ciddi anlamda sıkıntıya düşürdüğünü belirten Başkan Zülfü TARHAN, “Bizim bütün işlerimiz un, yağ şekerle dönen şeyler. Yağa gelen zamlar, bir anda zam geliyor. Şeker noktasındaki sıkıntıyı çözdük. İmalatçılarımız bir haftadır şeker fabrikasından temin edebiliyor. Tabi zamlı fiyattan. Temel gıda ürünlerinde yaşadığımız sıkıntılar devam ediyor.” diye konuştu…
“BESİCİLERE, ‘HAYVANINIZI SATMAYIN, ETE ZAM GELECEK’ MESAJLARI ATILIYOR!..”
Kırmızı et fiyatlarının da artışta olduğunu ifade eden TARHAN; ‘’Kırmızı ete, akaryakıta gelen zamlar; Bunlar bizim girdi maliyetlerimizi ciddi anlamda yükseltiyor. En son yaptığımız araştırmada birilerinin besicilere mesaj atıp ‘hayvanınızı satmayın, daha da zamlanacak’ diye telkinlerde bulunduğu tespit ettik. Bu durumu ilgililere bildirmemize rağmen denetim noktasında bir sonuç elde edemedik.’’ Açıklamasında bulundu.
“ESNAFIMIZA DESTEK VERİLMELİ”
Elazığ Lokantacılar ve Tatlıcılar Esnaf Odası Başkanı Zülfü TARHAN, yeme, içme sektörünün Türkiye’nin en önemli sektörlerinden olduğunu vurgulayarak, ekonomiye ve istihdama katkı sağlayan bu sektörün devlet tarafından desteklenmesi gerektiğini kaydetti.
TARHAN, ‘’Temel gıda ürünlerine ve ambalaj gruplarına gelen zamları sattığımız yemeğe yansıtamıyoruz. Böyle olunca esnafımız bırakın kar etmeyi, her gün zarar ediyor. Esnaflar, illerin ekonomisine, istihdamına, kültürüne de ciddi anlamda katkısı olan sektördür. Böyle bir sektörü ayakta tutabilmek için devletimizin ciddi anlamda bu sektöre eğilim göstermesi ve destek sağlaması gerektiğine inanıyoruz.’’ Şeklinde konuştu.
ESNAF KENAN GEYİK; “BORÇLARLA SAVAŞIYORUZ!..”
Elazığlı esnaf Kenan GEYİK, Gazeteniz TURAN’a yaptığı açıklamada deprem, pandemi ve zamlardan sonra şimdi de sigorta primi ve maliye borçlarını ödeyememekle karşı karşıya olduklarını söyledi.
GEYİK, şöyle konuştu; ‘’Deprem yaşadık, pandemi yaşadık, zamları yaşadık. Şimdide SGK, BAĞKUR, Maliye borçları ile savaşıyoruz. Pandemi Dönemi’nde 8 ay kapalı kaldık, aylık 1500 TL destek verdiler başka da bir şey alamadık. Pandemiden sonra işler açılır, nefes alırız derken, zamlar ile karşı karşıya geldik. 2 senedir nefes alamıyoruz. Evimizden çıkarken gizli çıkıyoruz, kimse bizden bir şey istemesin diye. İşlerimiz Dolar, Euro yükseldikten sonra Kasım ayından beri kesildi. Perişanız. Ayda 3 defa gelen insanlar 2 kere zor geliyor. 2-3 sene önce Ramazan’da 40 masa ile iftar açarken, şimdi 8 masa’yı geçemiyoruz. Türkiye’de yaşam artık insanlar için lüks oldu. Fakir daha fakir, zengin daha fakir oldu.’’
“ BİZ NE YAPACAĞIZ, NE SATIP GEÇİNECEĞİZ?..”
“Eylül, Ekim ayını baz alırsak biz etin kilosunu 52 TL’ye alıyorduk. Kebabı 35 TL’ye veriyorduk. Şimdi bize kebap kıyması 110 TL oldu. Kebab’ı 45 TL’ye veriyoruz. Her şeye zam geliyor. Biz artık zamları takip edemiyoruz. Bonfile’yi 80 TL’ye alıyorduk. Porsiyonunu 45’den satıyorduk. Şimdi bonfile 180 TL oldu, biz 70 TL’ye satıyoruz.
Son 6 ayda gıda ürünleri, %120 zamlandı. Zeytinyağı’nın 5 kilosu 80 TL’idi geçen sene, şimdi 300 TL. Müşteri Arnavut biber soruyor, yok diyoruz ama niye yok? Kilosu 65 TL. Patatesin torbası 90 TL olmuş. Biz ne yapacağız, ne satıp geçineceğiz?
Şeker alamıyoruz, geçen sene aldığımız şeker 35 TL’idi şimdi 110 TL’ye aldım. Yumurta fiyatları geçen seneye göre %130 zamlandı. Bulgur ve pirincin yanından geçemiyoruz. Diyeceğimiz şu ki müşterilerimize hizmet etmek için zarar ediyoruz.”
“KURBAN BAYRAMI’NDAN SONRA ET FİYATLARINA %30-40 ARASI ZAM GELECEK!”
‘’Çalıştığımız firmalar, kasaplar Kurban Bayramı’ndan sonra et fiyatlarına tekrar zam geleceğini söylüyor. Ben 43 yaşındayım, 11 yaşından beri yani 32 senedir bu sektördeyim. Biz, okuduğumuz dönemde bizlere Türkiye kendi kendini geçindirebilecek ülkelerden biriydi. Şu anda her şeyi ithal ediyoruz. Buğday, arpa, saman, gübre, tohum, her şey ithal geliyor. Elazığ şeker pancarı bize yetiyordu. Özelleştirmelerden sonra üretimler durdu ve şimdi de kotalar ile cebelleşiyoruz. Beğenmediğimiz Irak, şapkasını önüne koyup tarım politikasını değiştirdi ve şimdi tarım konusunda sorun yaşamıyor. Köylerdeki insanları hayvancılığa yönlendirmemiz lazım. İnsanları her şeye küstürürseniz, verim alamazsınız. İhracat’ı kesip kendi ürünümüzü kendimize pazarlarsak bir sorun kalmaz.’’