DEVLETLERİN DE NAMUSU OLUR

Batılı ülkeler Sünni İslam dünyasının omurgasını çökertmek için Şii İran’ı destekleyerek, Sünni coğrafyayı zayıflatmaya çalışıyor.

En güzel örneği Paris’ten havalanan Fransız havayollarına ait uçak sürgünde ki, Humeyni’yi Tahran’a indirerek Humeyni’nin önderliğinde İslam devrimi ile Şii İran’ın önünü açması olsa gerek.

İran o kadar ikiyüzlü bir ülke ki, tarihi hatırlayın biz haçlı ve Moğollarla savaşırken İran bizimle savaştı.

Mezhepçilik yapmıyorum lakin, İran üzerinden İslam’ın kaderini değiştirecek büyük oyunlar oynanıyor.

İran bunu fark edip topu Taç’a atmadan İslam coğrafyasında hep top çeviriyor.

Bu ahlaksızlık değil mi? Devletlerin de namusu olur ancak, bu namussuzluk değil mi?

Sürekli Batıya kafa tutup emperyalizme karşı olduğunu beyan eden İran, batının hayal ettiği projelerin önünü açarak, taşları döşüyor. Bu namussuzluk değil mi?

Amaç ne?

Amaç, Şiilerin İslam coğrafyasına hâkim olması.

Sünni coğrafyanın merkezi olan Türkiye’yi Batıya ve Ortadoğu da ki ülkelerin düşman olması.

Bakınız; Sünnilik omurgadır. Şiilik ise, İslam’ı ve tarihi yıkma iradesidir.

Tarihe bakarsanız, İran Batıyla hiç savaşmadı. Coğrafyada ki Müslümanlarla hep savaştı. Didişmediği İslam ülkesi kalmadı. Ermenistan Karabağ savaşında bile Ermenilere açıktan destek verdi.

Evet, bu coğrafya da Tarih yeniden yazılıyor dersek kimse kızmasın. Bu coğrafya da Analar çocuklarını doğururken kaderleriyle birlikte doğruyor dersek kimse incinmesin.

Şu an İran, Emperyal devletleri ile savaşıyor gibi görünse de, kendisini bölgenin merkezi olarak görüp güçlü ile savaşmamanın gücü elinde bulundurmanın hesaplarını yapıyor.

Tarihe not düşülsün…

İran İngiliz derin devletinin küresel stratejisinin beyni ile hareket ederek, Sünnileri tamamen kontrol etmenin hesaplarını yapıyor.

İran’ın şu an Dünyaya yaşattığı, tarihi ve ruhi çökertmedir. İran işbirlikçisi İngiltere, İsrail ve katil ABD ile Dünya ile dalga geçen itici güçtür.

Katil ABD ile, girdiği it dalaşını ABD’nin eski başkanı Tump itiraf ederek, birbirlerine karşı iyi niyetli salvolar yaptığını açık, açık beyan etti.

İran’ın Türkiye düşmanlığını PKK ile yakinen biliyoruz. Şu an PKK kamplarının büyük çoğunluğu İran topraklarında. PKK’nın komuta düzeyindeki birçok isim İran topraklarında olduğunu biliyoruz.

Ahlaksızlıkta sınır tanımayan İran, Reisi’nin ölümünü açıklamadan Hamas Lideri’nin ölümüne de sebep olurken, İsrail’e atacağı bombanın gücünü ve nereye atacağının tarifini yaparak, Dünya ya rezil oldu. Yapacağı saldırı Dünya ya beyan ederek ülkelerin ekonomisini yerinden oynatırken, Hizbullah’ı da arkasına alarak, ” Saldırı zamanı gelince yapılacak” açıklamaları başka hesaplar yaptığının göstergesi değil mi?

Evet, bölge fokur, fokur kaynıyor. Katil ABD bütün gücünü İsrail için kullanırken, Türkiye Suriye ile acilen görüşüp tedbirlerini almazsa, Siyonistlerin hayal ettiği harita ve sınırlarda değişiklik olabilir.

Ezcümle: Katil İran Şiilerin İslam coğrafyasına hâkim olması için yeni planlar yaparken, İsrail’e düzenleneceği saldırının ayarını ona göre yapıyor. Devletlerin de namusu olur diye bilirdik, lakin İran namussuzun ta kendisi.

Türkiye bütün unsurları ile teyakkuzda lakin, Suriye ile olan ilişkiler tez elden düzenlenip gerekirse, Lübnan sınırına iki ülke yığınak yaparak İsrail’in hayal ettiği topraklara saldırmasına asla izin vermemeli. Türkiye bunu yapacak imkân ve kabiliyeti sahip. Çünkü Türkiye eski Türkiye değil.

Selam Dua ve bayrak ile kalın.