Zorlu Giresun deplasmanında rahat kazanan Elazığspor, puanını 13 yaparak zirveye yerleşti. Kerim’in hafif sakatlığından dolayı Melih ile maça başlayan Bülent Hoca klasik kadrosunu bozmadı.
Transfer yasağı olan rakibimiz Giresunspor, genç oyuncularla direnmeye çalışsa da, maçın ikinci yarısında oyundan düşünce bizim adımıza maçı kazanmak kolay oldu. İki bek oyuncumuzun fizik olarak diriliği çok göze battı. Berşan ve Hasan maç boyunca hem çok top kazandılar hem de topu iyi kullanarak takımlarına ciddi katkı sağladılar. Mikail ve Yağızcan’ın top ile olan hünerleri oyundaki kalitemizi üst düzeye çıkardı. Maçın ilk yarısında her iki takım da tutuk oynadı ve izleyenlerin sıkıldığı bir 45 dakika izledik. Melih’in sık sık birebir kalıp rakibini eksiltemedeği cılız pozisyonlar yakalasak da, hücum bölgesinde çok etkili olamadık. Kerim’in yokluğunda, Beykan’da temposuz oynayınca dinlene dinlene maç kazandık diyebilirim. Beykan’ın maç boyunca tek şutu kalecinin de hatası ile gol oldu. İkinci golümüzde rakibin hatalı geri pasında araya çok iyi giren Yusuf ile geldi. Genelde pas yaparak ve iyi pres yapıp topu kazanarak rakibi ezdik ancak gol yollarında cılız kaldık, organize atak sayımız diğer maçlara oranla daha azdı. Burhan - Melih değişikliği ile hızlı ataklardan gol bulma fikri doğruydu. Bülent Hoca’nın oyunu çok doğru okuyarak nokta değişiklikler yapması takdire şayan. Az süre alsa da Efe Tatlı, çok iyi sinyaller verdi diye düşünüyorum. Kalitesini net görebiliyoruz. Orta alanda sakinliği, topu kullanması, forvet oyuncularına yakın oynayarak pozisyon bulmaya çalışması sinyallerden bazılarıydı.
Şampiyon takım gibi oynayan oyuncularımızı yanlız bırakmayan taraftarlarımızın da, şampiyon takım taraftarı gibi içerde dışarda destekleri fark yaratıyor. Haftaya derbi maçta, stadı dolduran taraftarının desteği ile Menemenspor’u da eli boş göndererek grubun lider takımı olacağımızı düşünüyorum. Hatta biraz daha ileri giderek haftaya farklı galibiyeti izlemeleri için bütün Elazığ’ı Menemenspor maçına davet ediyorum… :)